Bize Güzel bir miras bıraktı; Babamın şiirleri: G. Barış Bölükbaşı
ŞAİR SERVET BÖLÜKBAŞI (1947 – 2009)
21 Mart 2009 Dünya Şiir Günü. Biz, yaşayan insanların; üç yüz altmış beş günden bir tanesine anlam yüklediğimiz bir gün… Bu günün bir anlamı, bir armağanı ve bir bildirisi olacak. Bilge kişiler; bize bu günü yazacak, anlatacak ve şiirler sunacak. Bir söyleme göre; Ülkemizde şiir yazan; şiir okuyandan daha çokmuş!… Ne var bunda? İşte al sana bir güzellik… Ülkemizde şiirin okunmadığı da ; “şiir okunduğu gerçeğinin “ üstü örtülmeye çalışılan bir yalan. Her gün on yedi milyon ortaöğrenim çocuğu, milyonlarca yükseköğrenim genci; Türkçe, edebiyat ve özel günler için şiir okuyor, şiir arıyor, şiir ödevi yapıyor, şiir inceliyor… O zaman unutalım bu yanlış söylemi ve şöyle diyelim: Türk insanı güne şiir ile başlar: Ya şiir okur ya da şiir yazar…
Bölükbaşı Kardeşler; 2009 yılında açık kalb ameliyatında kaybettikleri babalarının yaşam boyu yazdığı şiirleri; örnek bir davranış olarak kitaplaştırmışlar, babaları Servet Bölükbaşı’nın şiirlerinin unutulmamasını, zaman içinde yaşamasını sağlamışlar ve bunu yaparlarken de: sanata, yaşama ve her şeyden önemlisi insana olan o örnek saygılarını ortaya koymuşlar. Göksel Bölükbaşı ve G. Barış Bölükbaşı’na bu güzel davranışlarından dolayı teşekkürü sanat adına, sanatçı adına bir borç biliyor ve teşekkür ediyoruz…
Bu yılın evetbenim.com sitemiz için 2009 Dünya Şiir Günü armağanı ve yılın şiir olayı olarak: Servet Bölükbaşı’na ayırıyor; “GECELERİM” Kitabının “önsöz”ü nü; şiir günü bildirimiz olarak siz sanatseverlere sunuyoruz.
Dünya şiir gününüz kutlu olsun!..
evetbenim.com
ÖNSÖZ
Babamın şiirleri…
Kiminin amcası olmuş, kiminin kardeşi. Bazısının eşi, dostu olmuş.
Bir “gençlik hevesiyle” yazmaya başladığı şiirlerinin peşini bırakmamış.
İçinde saf Anadolu insanı yatan , şiveyi, toprağı, doğayı ve hayatı seven, duygularını
gözler önüne serebilen cesaretiyle Servet Bölükbaşı; sessiz sedasız, ansızın yitiverdi bu dünyadan.
Hayat onu makinelerin, atölyelerin, fabrikaların, bitmek bilmeyen davaların, hasretin ve ayrılığın
içinde tuttu. Bin dokuz yüz kırk yedi yılında çok kardeşli ailenin en miniği olarak dünyaya gelen Servet Bölükbaşı, yıllar sonra, hayalperest yapısıyla, bir eş ve üç çocuk sahibi oldu. Babamın,
– Bir gün gelip te baba olunca sen de beni anlarsın..deyişini hiç unutmuyorum. Ağabeyim ve ben, gün gelip te baba olunca, babamızın bizi ne kadar sevmiş olabileceğini çok daha iyi anladık. Ablam ile annem ise içlerinden büyük bir bağlılıkla onu sevmişlerdir.
Halamın babamı küçük bir çocukmuşçasına sevmesi, ben de her zaman şirin bir his uyandırmıştır.
Babam ne kadar büyük bir adam da olsa, bir o kadar da çocuktu. Mazhar Alanson’un “ Sanatçının
Öyküsü ”n de yazdığı gibi;
…………………………
Bu adam hep düşünür mü? Bir kuş ölmüş diye üzülür mü?
………………………………
Melekler uçar üstümüzde, şarkım sürer sabaha kadar
Bu sabah uyandırmamışlar beni, ava giden dostlar…
Kiminin dayısı, biraderi, ustası, patronu olmuş. Allah’ın ise, sınadığı bir kulu.
Sanatçı kimliği taşımamış ta olsa, ortak duyguları hissetmiş. Hayatın “ hicvi” ni
farklı diyarlarda, farklı insanlarla yaşamış. Çocukken, Adapazarı’ndaki fındık bahçelerinde
çuvalları bağlarken babamın, o yörenin şivesiyle espriler yapıp gevrek kahkahalar atışını hep hatırlarım…
Hayatın heyecanını yaşadı, torunlarını sevdi ve bize güzel bir miras olarak ta şiirlerini bırakmış oldu. Biz de ailesi olarak şiirlerini, hem tarihi bir kanıt olması adına, hem de iç dünyasının güzelliklerini ortaya koymak için sizlere sunuyoruz.
Çok sevdiğimiz babamız merhum Servet Bölükbaşı’nın şiirlerini zevkle okumanız dileğiyle…