Devlet Sanatçısı Gülsin Onay
Devlet Sanatçısı Gülsin Onay'dan Cumhurbaşkanı ve Hükümet Yetkililerine Mektup
Son haftalarda ülkemizde gelişen durumları çok yakından takip ediyor, aktif olarak yazılarımla katılıyorum, direnişçilerin yanında desteğimi sürdürüyordum. Taksim, Ankara ve Eskişehir'de yürüyüşlere de katıldım ve 14 Haziran akşamı Taksim'de bir piyano resitali de verdim ve o unutulmaz gece için dönüş yolumda duygularımı şöyle ifade ettim:
Taksim'de çaldım ya, o notaları, o direnişi, o sevgiyi yaşadım ya, bundan böyle elimin dokunduğu her tuş onun devamı olacaktır..
Can Ülkeme, can dostlarıma şimdilik elveda, Londra yolcusuyum, salı günü ise Amerika turnem başlıyor.. Kalbim, düşüncelerim her an vatanımda..
(Youtube üzerinden iki eseri izleyebilirsiniz:
Daha önce ise hükümet yetkililerimize bir mektup yazarak sosyal medyada paylaşmıştım, o mektubu da aşağıya ekliyorum.
Her yurttaş gibi bu sancılı olduğu kadar umutlu dönemde en ufak katkıyı sağlayabilmek için elimden geleni yapmaya çalışıyorum ve bu yolda birlikten kuvvet doğar anlayışı içerisinde sizinle de bu çabalarımı paylaşmak istedim.
Sevgi, saygı ve iyi dileklerimle..
Gülsin Onay
Cumhurbaşkanımıza mektubum:
Sayın Cumhurbaşkanım,
Her bireyin sorumluluklarının başında, ülkesine karşı görevlerini yerine getirmesi gerekliliği yer alır. Kişilerin kendi alanlarında, küçükten büyüğe bu önemli görevi yerine getirdikleri ülkelerde huzur ve medeniyet hakim olur, kardeşlik ve sevgi ile sürdürülen hayat adilce paylaşılır.
Son olayların gösterdiği manzara, hepimizin de üzülerek gördüğü gibi, ülkemizin huzursuz ve uzlaşmadan uzak bir duruma doğru hızla sürüklendiğidir. .Burada devreye girecek yetki sahiplerinin de ülkelerine karşı önemli sorumlulukları vardır. Sorumlular, tamamen kendi menfaatlerini, inatlaşmaları bir kenara bırakarak ülkenin geleceğini düşünmeli ve hiçbir yurttaşını ayırt etmeden, kişilerin ortak noktada birleşmelerini sağlayacak doğru ve adil kararları acilen almalılardır.Kimsenin şahsi üstünlüğü, ait olduğu görüşün oy oranı bu kararları alırken belirleyici olmamalı, bireylerin insani ve hukuki haklarına saygı gösterilmelidir. Artık herşeyin açıkça belirginleştiği, halkın mutsuz bir kesiminin isyanını barış içinde her fırsatta haykırdığı ve sert müdahalelerle karşılaştığı günümüzde kaybedeceğimiz her dakika , önüne geçilmez bir felaketin yaklaşması, farklı görüşlerin iyice kutuplaşması ve istenmeyen acı sonuçların artarak ortaya çıkması anlamına gelebilir.
Sizden ricam, hiçbir partinin yanında yer almamanız gereken saygın göreviniz icabı, yetkilerinizi kullanarak bu gergin gidişata son vermeniz olacaktır.
Bir yurttaş, bir anne, bir babaanne ve bir sanatçı olarak ve yavrularımızın geleceğini düşünerek, ülkemizin çağdaş, özgür, mutlu , demokratik ve hepimizin özlediği barış ve kardeşlik içinde yarınları için, kanunlar çerçevesinde gereğinin yerine getirilmesi hususunda emirlerinizi saygılarımla arz ediyorum.
Gülsin Onay
Devlet Sanatçısı
Hükümet yetkililerine mektubum:
Oyun gibi görürseniz, entrika gibi görürseniz , şiddet kullanarak bozmaya kalkarsanız gerçekten tarih yazarsınız; ama yazılmasını istediğiniz tarih olacağını pek sanmıyorum..
Hesapladığınız bozgun planları o kadar yanlış istikamete yönelmiş ki teyet geçtiği gibi bakarsınız kendinize bile ters dönebilir..
Burada belki de biraz birşeylerin, birilerinin sizden üstünlüklerinin sevgi, şefkat ve iç temizliği kaynaklı olabilme ihtimalini dışlamamanızı öneririm..
Az da olsa, o pırıl pırıl gençlerin, ülkenin dört bir yanında size garip gelen birliklerinin sinsice planlarla sağlanmamış olduğunu anlamış bulunuyorsanız, bundan böyle de gelecekleri hususunda hiçbir baskıya cevapsız kalmayacaklarını bilmiş olursunuz..
Çünkü onlar çığ gibi büyüyen sayılarına herkesten çok kendileri şaştılar, değil bir milyonu hedeflemek..Mizah kullanmaya karar vermek şöyle dursun dahiyane yaratıcılıkları şelale gibi kendiliğinden aktı, sirayet etti uyuyan zihinlere..
Onların disiplini emirlerle sağlanmadı, birbirlerine verdikleri değerle, saygıyla kuruldu.. Kimseden korkuları olmadığını göstermek ihtiyacını bile duymadılar…
Buyrun protesto edin onları, kusura bakmayın ama gücenmezler, gurur duyarlar bundan..Hatta ben buyum, beni böylece kabul edeceksiniz deme ihtimallerine bile hazırlıklı olun derim..Çaresizliğinizi anlıyor ve tabii üzülerek görüyorum ama Allah'tan umut kesilmez, size de bir gün anlayış bahşeder inşallah..
Kuvvetinizi kinden toplamayın, düşüncelerinize nefret katmayın, kimseyi aşağılamayın bakın nasıl düzelecek herşey..Kimseyi de ilahlaştırıp put gibi dev posterlere tapmayın, biliyorsunuz hepimiz Allah'ın aciz kullarıyız, lütfen..Hatta iğrenmeyin derim yaradandan dolayı, iğrenç olma tehlikesini göze almayın..Dayatmayın istemeyenlere zorla, ne istiyorsun, nasılsa iktidar olamayacaksın ne işe yararsın, ne değerin, ne önemin var diye gönüllerini kırmayın, Allah affetmez sizi..Ne kadar küçük düşürmeye kalkarsanız o kadar küçülürsünüz..Sevginin, doğrunun süzgeçi merhametsizi, yalancıyı, kindarı eler, hepimizin içindeki temiz Anad
olu insanı ilelebet yaşar..
En iyi dileklerim, saygı ve
sevgilerimle
Gülsin Onay
(Devlet Sanatçısı; hükümetin değil, Atatürk'ün kurduğu yıkılmaz Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Sanatçısı)
(G.O. Londra- İstanbul dış kaynaklı uçuşumdan..)
Ps. Sahi şu dışarıda itibar hususunu dolamışsınız ya dilinize hepiniz, bakın naçizane görüşüm şu ki, bundan daha itibarlı bir dönemde olduğumuzu hatırlamıyorum, gücümüze, sağduyumuza, kardeş kardeşe barış içinde direnişimize gözleri fal taşı gibi açılmış hayranlıkla bakıyorlar, hiç endişe etmeyin.. Pardon maddi konulardan söz ediyorsanız bilemem tabii..
Başka konularda da randevu talebim sayın Kültür Bakanımızın eline geçmedi sanırım, opera ve orkestralarla ilgili yasa çalışmaları hakkında kendimce çok önemli görüşlerimi kendisine iletmek istemiştim, onu da yazılı olarak yapacağım, ulaşırsa..
Son olarak da minik bir şiir:
Bilmediğini gizlemeyene, bilmediğini diretirsen
Işığa uçmak isteyeni karanlığa sürüklersen
Neşeyi, kıvrak cıvıltıyı zincirle kilitlersen
Elini uzatanı tekmeyle itersen
Sana paye vereni de kaybedersin
Peşinden gideni de üzersin
Ya tıkar kulağını günahkar olur
Ya insafa gelir, terkeder seni
Bu da yazdığım şiirlerden birtanesi:
Temizi, doğruyu, dürüstü öğretmişlerdi
Saygıyı, sevgiyi, büyük küçük ayırt etmeden
Allah'la kul arasında imanı,
Erdemle sevabı, vicdanı
Yardımlaşmayı öğretmişlerdi
Din, dil, ırk gözetmeden
Kollamayı yaşlıyı, bebeği
Kimsesizi, muhtacı
Vatanımızı korumayı öğretmişlerdi
Düşmandan, hainden, kalleşten
Kendimizi feda etmeyi
Barış, birlik,huzur uğruna
Biz dersimizi çalıştık hala öğreniyoruz
Buyursunlar sınıfımıza
Kinle, nefretle, hırsla
Varılmaz tanrı katına
Bir diğeri:
Hayalet bir şehir var korudukları
Gaz sıkıp gül diktikleri
İnsanı unutmuşlar
Yabani ot zannettikleri
Gülsin Onay
“Piyanist sadece olağanüstü teknik ustalığı ile değil, müzikal zekâ ve anlayışın sık rastlanmayan bir bileşimi ile de dinleyiciyi fethediyor. İhtişam, olağanüstü cümleleme, müzikal enerji ve zekâ mükemmel biçimde dengeleniyor.” Göttinger Tagblatt
Gülsin Onay’ın uluslararası müzik kariyeri Arjantin’den Japonya’ya uzanan bir coğrafyada 5 kıta 68 ülkeyi kapsar. Bugüne kadar dünyanın belli başlı tüm müzik merkezlerinde dinleyicilerle buluşan sanatçı Dresden Staatskapelle, İngiliz Kraliyet Filarmoni, Philharmonia Orkestrası, İngiliz Oda Orkestrası, Japon Filarmoni, Münih Radyo Senfoni, Saint Petersburg Filarmoni, Tokyo Senfoni, Varşova Filarmoni, Viyana Senfoni gibi önemli orkestralarla konserler verdi. Birlikte çaldığı şefler arasında Vladimir Ashkenazy, Erich Bergel, Michael Boder, Andrey Boreyko, Jorg Faerber, Vladimir Fedoseyev, Edward Gardner, Emmanuel Krivine, Ingo Metzmacher, Esa-Pekka Salonen, Jose Serebrier, Vassily Sinaisky, Stanislaw Wislocki ve Lothar Zagrosek sayılabilir. Gülsin Onay, 2004 yılında başlayarak kısa sürede dünya genelinde klasik müzik çevrelerinin dikkatini çekmeyi başaran Gümüşlük Klasik Müzik Festivalinin Sanat Danışmanlığını yapmaktadır. Rachmaninov yorumlarıyla müzik otoritelerinden büyük övgüler alan Gülsin Onay ayrıca, uluslararası alanda istisnai bir Chopin icracısı kabul edilmektedir. Polonya Hükümeti Gülsin Onay’ı Chopin yorumları nedeniyle Polonya Devlet Nişanı ile onurlandırmıştır. Hocası Saygun’un dünya çapında en güçlü yorumcusu olarak tanımlanan Onay, gerek konser programlarından gerekse kayıtlarından eksik etmediği bestecinin eserlerini önemli orkestralar eşliğinde sayısız ülkede seslendirmiştir. Gülsin Onay’ın 20’yi aşkın albüm kaydı, yorum gücü yanında repertuar zenginliğini de yansıtır. Ülkemizde CD’leri Lila Müzik etiketiyle yayınlanan sanatçının, özellikle Rachmaninov ve Çaykovski piyano konçertolarını seslendirdiği albümü başta Vladimir Ashkenazy olmak üzere pek çok meslektaşının takdirini kazanmıştır. Gülsin Onay son yıllarda Amerika’da da peş peşe çıkan albümleriyle adından söz ettirmektedir. VAI firması DVD olarak Grieg ve Saint Saens konçertolarını ve Miami Piyano Festivali resitalini yayınladı. 2011 sonbaharında piyasaya çıkan “Liszt, Haydn & Schubert” CD’si ile birlikte sanatçı Amerika’da artık Dorian Sono Luminus etiketi altında kayıt yapmaktadır. Piyano eğitimine üç buçuk yaşında başlayan ve Üstün Yetenekli Çocuklar Kanunu kapsamında Paris Konservatuvarı’nda eğitim gören Gülsin Onay’a 1987 yılında Devlet Sanatçısı unvanı verilmiştir.
Sayfa düzeni: Tenise Yalçın evetbenim
tenise@evetbenim.com
Görseller: Tenise Yalçın
Kaynak: Gülsin Onay