GS Liseliler İşlerinden Kovulan Gazetecilere Sahip Çıkmaya Devam Etmekteler…

GS Liseliler İşlerinden Kovulan Gazetecilere Sahip Çıkmaya Devam Etmekteler…

KAMUOYUNA:
 
Lise'den Okuldaşları, Büyükleri, Çağdaşları, Küçükleri olarak, bizler, Çok Değerli Gazeteci, Düşün Adamı, Güzel İnsan, Sevgili Kadri Gürsel'in Milliyet Gazetesi'ndeki yazarlık görevine, üstelik bir yazısından dolayı son verilmiş olduğunu elemle öğrenmiş bulunuyoruz.
 
Hemen hiçbirimizin elinden düşmeyen bir gazete olması, Rahmetli Abdi İpekçi'den, Haldun Taner'den başlayarak, bir çırpıda sayılamayacak kadar çok Okuldaşımız'ın harç koyduğu, yönetmenliğini yaptığı, köşe yazısı yazdığı, birçoğumuzun yüzlerce sayfalık yazısını yaymış, neredeyse Eğitim Beşiğimiz'in bir parçası olmuş Milliyet Gazetesi'nin, ona böylesi yakışmaz lekeden bir an önce arınmasını ve Sevgili Kadri Gürsel'i, bizler bir tarafa, Kurum olarak Milliyet, Milliyet Okurları, Türkiye ve Dünya için geri kazanmasını, özlüyor, bekliyoruz…

Güzel dileklerimiz, sevgi ve saygılarımızla...
 

Polat Bengiserp, Galatasaraylılar Dernegi Başkanı
Hayrettin Kozak, Galatasaraylılar Dernegi Eski Baskanı
Irfan AKTAR, Galatasaraylılar  Deneği  Eski  Başkanı
Cengiz Nayır, Galatasaraylılar Dernegi Eski Baskanı
Can Kıraç
Ali Sirmen
Tolga Yarman, Prof. Dr.

 

Doğan Hasol, Dr. Mimar  Metin GürmanÖmer Bozkurt, Prof. Dr. Arin Alagün, Prof. Dr. Gün Arun, İsviçre Galatasaraylılar Derneği / AEDAG Eski Başkanı Faruk Ağa Yarman

 

Selçuk ŞerefliMelike Sönmez
Gündüz Nalbantoğlu
Lami Tümay
Sinan Acarel

 

Salih Münir
Yaraş Selçuk Taylaner
Meryem Özen
Birgül Coşkun
Naci Edin 
Mefkure Platin
Bener Akbaş
Taylan Özen
Nur Ger
Ayşe Serpen 
Tuba Uca
Murat Ece
Hatice Günay
Doğa Dündar
Ayfer Şerifsoy
Tayyar Balkan
Süheyp Bekiroğlu
Nuriye Yıldız
Celal Emon
Devrim Yücel
Turhan Acar
Gözde Küçükyılmaz
A. Vefa Ozsimsek
Kamer Rodoplu (Galatasaraylılar Birliği Eski Başkanı)
Timur Selçuk
Devrim Taş
Nurettin Kıran
Şentürk Demircan
Enver Narin
Ümit Aşçı

 

Cem Cino

 

Cengiz Tacer

Yusuf Bülent Pozam
 

Güniz Şafak Tunçer

Füsun Ongun

 

İskender Çayla
 

F. Dilek Kutlu

Ahmet Gülbahar
Fethi Gürdöl
Burak Savucu
Seyit Güler
Y. Ayşen Yıldırım
Mehmet Kamil Erişen 
Neslihan Cengiz
Erol Ölmesek
Sinan Özdamar
Ömer Devecioğlu
Levent Arkon
Meltem Olcay
Levent Yücel
Can Baydarol
Oğuz Uçman
Meltem Cansever
Oya Akkuş
Ayşen Gürdrama
Ata Karaca
Fulya Özmen
Gülsün Güvenli
Fethi Süer
Ali Kaçel
Metin O.Açımuz (Emekli Amiral)
Atila Uzer
Ahmet Kamil Esirtgen
Hasan Bahtiyar
Yıldırım Baysal
 Mehmet Tamar
Ahmet Kemal Gülbahar
Nuri Ödekan
Azat Gül
İsmail Evin
Aysen Yıldırım
Sinan Yıldırım
Şeyda Karaca
Alper Özen
Ersan Arsever (AEDAG Eski Başkanı)
Ahmet Keskin
Coşkun Gürtan
Can Tengizman
Aylin Sepici
İsmail Kulacaoğlu
Zeynep Banu Dalaman
Çelik Bilge
Emel Çabukoğlu
İnal İzgi
Mesut Uzal
Tüten Ateş
Melike Kural Tüzün
Senem Alçevre
A Engin Aktunalı
Hülya Uğur Tanrıöver
Sezai Tanrıverdi
Metin Tutçuoğlu
Berk Arsan
Aslıhan Korkut
Dr. Necmi Dayday
Ersin Üner
Ferzan Kuşçular
Alev Özgüner
Ayşe Suna Kartal
Senai Kozak
Tunç Üner
Cihat Levent
Mehmet Dede
Veyis Ali Dalyan
Ali Berktay
Cüneyt Akalın, Prof. Dr.
Sait Köseoğlu
Hakan Gencer
Cengiz Ergani
Tevfik Görkemli
Arif Kut
Geysu Kozak
Begüm Kozak
İlmiye Başer
Aysel Çerkez
Filiz Özen
Hanife Koca Tastemur
Ender Ormanlar
Taner Yücel
Nadin Taşçıoğlu Gürdal
Ayça Seçkin
Kerem Savaş
Kemal Otluoğlu
Sinancan Sözen
Barış Cenk Akkaya
Pamir Demirtaş
Mehmet Yıldırım
Metin Ünlü
Burak Sarıgöllü
Mustafa Cengiz
Mahmut Celal Barla, Prof. Dr.
Betül Pasinler
Defne Çubukçu
Güney Öztok Levi
Üstün Cicioğlu
Nejat Hürbaş
Zeynepgül Onay Ene
Erol Hürbaş
Sevda Karagedik
Sururi Özkılıç
Ezgi Kırış
Murat V. Erpuyan
Lale Özkut
Simge Isman
Omer Ozkan
Erol Türk
Utku Aksoy
Fatma Neşe Kök
Gülden Tümcan 
Haluk Öndoğan
Levent Arman
Mahmut Recevik
Merve Gürkaynak
Feyzullah Yavuz Ulugün
Çiğdem Albayrak
Yeşim Ulus Demirel (Galatasaraylılar Birliği YK Üyesi)
Albert Erbeş
Banu Kovulmaz Özbay
Necat Hamzaoğlu
Ümit Özmerdiven
Osman Durak
Hüseyin Özgen
Fortune Dilşen
Rengin Günay
Şükrü Ergün
Dr.Macit Umul
Aykut Derkan
Gulbin Erduran
Devrim Ozlem Eyüboğlu Sayın
Ahmet Yürür, Prof. Dr.
Bora Akad
Ekmel Ünlüsan
Funda Sencer
Refik Bürge
Nahit Güvendi
Babürhan Güçer
Bulent Tatari
Asım Kazancı
Füsun Gürkut Dilli
Naci Gedik
Gündüz Uğural
Yusuf Kemal Tengirşenk 
Tezer Olcayto
Nurettin Dereli
Saif Feyzioğlu
Emre Örgen
Erdin Sencil
Bülent Tatari
Ufuk Evgin
Ömer Tümay
Nil Çayan
Ahmet Abut
Metin Evrim
Gürkan Eliçin
Hacer Altıner
Tuncer Akyürek
Kürşat Kaplan
Berna Şamiloğlu Acar
Selçuk Erdoğmuş
Tuncay Selçuk
Lale Aykent Tunçman
Semaaddin Özdeniz
Hasan Gedikoğlu
Sibel Sülün
Mehmet Basutçu, Prof. Dr.
Özgecan Kunt
Oğuz Karakoç
İskender Alaçayır, Prof.Dr.
Cem Akın
Emel Önal
Safiye Sarıkahraman Alizade
Sibel Savci
Demet Velicangil
Gülay Akanlar Rosset
Gamze Eyel
Savaş Göktürk
Mete Íkiz
Ahu Aydın
Banu İnan
Yesim Tanık
Talat Söğütlü
Yalçın Büyükfırat  
Ahmet Sünbül  
Selcuk Pda
Ali Dalyan
A. Dilek Anadol
Gülen Eke
Necil Varuy
Mehmet Öngay
Dr. Mahide Simais
Suha Gönen
Gökhan Karadeniz
Süheyla Kılavuz
İlknur Gündem
M. Sabri Erserim
Ferzan Kusçular
Süheyla Süreyya
Tuvana Aktulga
Ümit Dalga
Bertan Yördem
Seza Tetik
Ebru Kıraç
Zafer Mengüç Okan
Kerem Karapazar
Refii Dede
Hakan Erşen
Ali Oguz
Mustafa Abalı
Şafak Işık
Mahmut Görkey
Canan Yağcılar
İstemi Parman
Belgin Içingir
Tanju Ünal
Cahit Göncü
Senem Kudat
Atilla Taç
Vecdi Türk
M.Tamer Çobanoğlu
Şemi Alp
Levent Dinçbaş
A.Ceyda Üçer
Ali Rıza Sözenoğlu
Levent Doğanay
Cemal Özturan
İsmail Tepe
Mehmet Tümer
İdil Kaya 
Ufuk Kaya
Mehmet Barış Özkan
Gültekin Köksal
Selmin Nurcan
Serdar Dinçbaylı (Gazeteci)
Demet Çulha 
Esat Tansev
Sonat Köksal
Mehmet Ersayan
Değer Dilek
Murat Avcıergun
Ahmet Dündar
Fortune Dilsen
Tolga Sağıroğlu
Bülent Becan
Mehmet Soltay
Abdullah Tıralı
Mesut Yetisgin
Haydar Duman
Aytuğ Sakallıoglu 
Giray Ergin
Nilgün Akar
Mehtap Rusçuklu Bingör
Mehtap Ulutin Karacan
Yeşim Önsay Uslu
Ferzan Kuşçular
Sinan Selçuk
M.Süheyp  Bekiroğlu
Özgür Güney
Selim Selimoglu
Timur Kuban
M.Yasin Cakmak
Emir Otluoğlu
Faik Camat
Ayşenur İshakoğlu
Ali Murat Atalay 
Funda Oral 
Haluk Oğuz
Çetin Sel
Ömer Tumay
Emin Eminoglu
Musa Tamer Cobanoğlu
Burçin Çiçek
Ahmet Şenkal
Naci Ozdel
Deniz Çelep
Suat SARI
Figen Pekşen
Nilüfer Çekmece Cevher
Suat Sarı
Nilüfer Çekmece
Pembegül İnamlı
Ayhan Özmızrak
Adnan Öztürk
Nejat Özcan
Gökalp Özdikicioğlu
Haldun Özkaya
Serap Güven
Mustafa Cansağlar
Baran Şaşmaz
Tevfik Şarman
Ercüment Erdem
Arif Kopuz
İzak Morhayim
Hakan Kıran
Aykut Altın
Ayhan Cem Bulut
Fatih İlkus
Haluk Ünsoy
Dr. Hakan Attaroğlu
Ayten Özen Katıtaş
Hamdi Uçar
Şemi Alp
Barış Ünver
Çiğdem Yıldız 

Basın Bülteni
6 Ağustos 2015
 
 
Galatasaraylılar’dan Milliyet Gazetesi’ne Kınama
 
Medeni ve hür dünyada, medyanın 4. kuvvet olarak benimsenmiş ve toplumsal sistemin vazgeçilmez unsuru olarak kabullenilmiş olmasının bilimsel sebepleri vardır. 20. yüzyılı yaşamış veya demokrasi tarihini az çok incelemiş herkesin malumu olan bu sebepler, medya yazarlarının kamuoyu oluşturma işlevi görme ve kamu yararı sağlama sonuçlarını doğurur.
 
Son yıllarda Türkiye’de, hangi siyasal görüşten olursa olsun, 4. kuvvetin mensubu olup mesleğinin gereği olan fikrî sentez, analiz ve yorum yapan yazarların, muhalif görüşlerinden dolayı işlerine son verilip okurlarıyla ilişkilerinin kesilmesi, vaka-i adiyeden sayılır hale gelmiştir. Bu tavrın son örneği, kişisel Twitter hesabında yazdıkları neden gösterilerek işine son verilen değerli yazar Kadri Gürsel’dir.
 
        Otuz yıllık gazetecilik tecrübesinin yanında, gerektiğinde mesleği ve çalıştığı medya kurumu uğruna hayatî riskler almaktan kaçınmamış, medya organizasyonunun her aşamasında özveriyle görev yapmış, Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) Ulusal Komite Başkanı olarak Türkiye medyasını temsil etmekte olan Kadri Gürsel’in, sıra dışı donanımı ve kişisel hasletleriyle sektöre değer kattığı ortadadır.
 
Liseden okuldaşları olan büyüğü, yaşıtı, küçüğü, arkadaşı, Galatasaray camiası mensubu, bizler, görüşlerine büyük değer verdiğimiz Kadri Gürsel'in, Milliyet Gazetesi'ndeki görevine bahse konu bir gerekçeyle son verilmesinden dolayı derin üzüntü duyduğumuzu kamuoyuna belirtme sorumluluğunu duyuyoruz.
 
Kurucusu Ali Naci Karacan, Efsanevî Genel Yayın Yönetmeni Abdi İpekçi ve unutulmaz yazarı Haldun Taner’i saygıyla anarak, Kadri Gürsel’i okurlarından ayırdığı için, Milliyet Gazetesi yönetimini kınıyoruz.
 
Her biri aynı eğitim kurumundan (Galatasaray Lisesi) yetişmiş Milliyet’i Milliyet yapan söz konusu isimleri ve onların Gazete’den meslektaşlarını, Türkiye Cumhuriyeti’nin kültürel devamlılığının yapıtaşları olarak gördüğümüzün, fikir özgürlüğüne karşı yapılan her müdahaleyi ise çağdışı olarak değerlendirdiğimizin, bilinmesini isteriz. Değerli yazarlar medyadan uzaklaştırıldıkça, medya kuvveti zayıflamakta, basın organlarının marka değerleri ve kamuoyu üzerindeki etkileri azalmaktadır. Demokrasi süreci serbest fikrî çatışma ortamıdır ve gazeteci-okur ilişkisi kasıtlı olarak kopartıldıkça medyanın 4. kuvvet olması sürdürülebilir olmaktan çıkmaktadır.
   
Bir çırpıda sayılamayacak kadar çok okuldaşımızın harç koyduğu, yöneticilik yaptığı, köşe yazısı yazdığı, her dönem birçok Galatasaraylının emek verdiği, birçoğumuzun elinden düşürmeyip, neredeyse bir parçası olarak hissettiği, Türkiye’deki medya oluşumuna büyük katkı sağlamış olan, belleklerimizdeki Milliyet Gazetesi’ne bir gün yeniden kavuşmak dileğiyle, tüm medya&n
bsp;sahiplerini 4. kuvvet olmanın gereklerini yerine getiren bir yönetim anlayışına, ısrarla, davet ediyoruz.

 
Galatasaray camiasından          
Yüzlerce eski Milliyet okuru adına
Prof. Dr Tolga Yarman

— 

 
“Yüreği yılmadan düşen, dizleri üstünde savaşmayı sürdürür.”

Seneca

Kullanışlı bir katliam

23.Tem.2015 KadriGursel.com 

20 Temmuz’da çoğu genç 31 solcu aktivistin ölümüyle sonuçlanan Suruç’taki katliamın bir benzeri 5 Haziran’da, seçimden sadece iki gün önce Diyarbakır’daki HDP mitinginde düzenlenmek istenmişti.
Diyarbakır’daki miting alanında patlayan iki bomba dört kişinin ölümüne 50 civarında kişinin de yaralanmasına yol açtı.
O gün o bombalar Suruç’taki gibi çok daha kanlı bir tablonun doğmasına neden olsaydı, kitlelerin öfkesi seçim öncesinde kontrolden çıkabilir miydi?
Bir öfke patlamasının sonuçları sandığa nasıl yansırdı?
İşte şimdi bu toplumsal öfkenin kontrolü konusunda kafa yorulması gereken bir kavşak noktasındayız. 
7 Haziran öncesinde HDP’nin seçim büroları kurşunlandı, kundaklandı; Adana ve Mersin’de bombalı saldırıya uğradı. Şans eseri ölen olmadı.
Ağrı Diyadin’deki ağaç dikme şenliğine düzenlenen tuhaf operasyonu da hatırlatalım…
Provokasyonları düzenleyenler 7 Haziran öncesinde amaçlarına ulaşamadılar. HDP’nin tabanı sokağa dökülmedi; PKK savaş başlatmadı. Ve nihayetinde seçim barajını rahatlıkla geçerek parlamentoya 80 milletvekili sokan HDP, AKP’nin tek parti iktidarını yitirmesinde büyük rol oynadı.
Burada bir parantez açıp Erdoğan’ın MHP’ye, “İmralı süreci”ne tepkinin neticesinde gittiğini varsaydığı AKP oylarını geri almak için yakın tarihin en milliyetçi seçim kampanyasını yürüttüğünü, diyalog masasını devirdiğini ve hatta “Kürt sorunu yoktur” dediğini de eklemek gerek.
Meydanlara inen Erdoğan belki oyların bir kısmını partisine geri kazandırmıştır ama gördük işte, yetmedi.
AKP ilk kez sandıkta yenildi. Saray’ın bünyesi ise ne yenilgiyi kabul etti ne de yenilginin icabı olan koalisyon fikrini… 
Saray’da her türlü koalisyon ihtimalini geçersiz kılıp sonbaharda erken seçime gitmek için seçimi izleyen ilk günlerde pozisyonlar alındı.
Şimdi Saray’ın istediği, CHP ile koalisyon seçeneğinin de tez vakitte savuşturulmasıdır.
Suruç katliamı tam da bu konjonktürde düzenlendi.
Öldürülenler, kimisi henüz 20 yaşında bile olmayan öğrenciler, genç insanlar… Ruhunda vicdanın kırıntısı kalmış insanları bile isyan ettirecek kadar yürek paralayıcı bir tablo var karşımızda.
Ya ölenlerle benzer duygu ve düşünce dünyasını paylaşan yüzbinlerce, milyonlarca insan?
Çok zor, çok…
7 Haziran’a kadar tezgahlanan provokasyonlar karşısında yumruklarını sıkarak sandığa gitmiş büyük bir kitle söz konusu… 
Şimdi ne olacak?
Şiddeti geçerli görenlerin istediği mi olacak?
İlk işaretler iç açıcı değil.
Dün iki polis memurunun Ceylanpınar’da öldürülmesini PKK’nın silahlı kanadı HPG üstlendi.
Bunun muhtemel bir erken seçim öncesinde bölgenin içine sürükleneceği yeni bir terör sarmalının habercisi olmamasını umalım…
Suruç katliamına misilleme amaçlı saldırı ve cinayetler yeni bir şiddet dalgasını tetiklerse bundan en çok, ilk erken seçimde HDP’yi baraj altına indirme ve MHP’ye giden oyları da geri alarak yeniden tek başına iktidar olma hayalini kuranların faydalanacağı açıktır.
Suruç katliamını kullanışlı yapan da budur.

© 2015 – Kadri Gürsel

HABER İLETİ KAYNAK BİLGİ: Engin Demirkollu
engindemirkollu@gmail.com
Haber Düzenleme: Tevfik Yalçın
evetbenim@gmail.com
Görseller: Google, 
http://kadrigursel.com/

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir