Kadın sorunlarını anlatan bir oyun: Perşembenin Hanımları

Kadın sorunlarını anlatan bir oyun: Perşembenin Hanımları

Loleh Bellon (1925-1999) Fransız tiyatro sanatçısı olarak ününün doruğundayken yaşamını yitirdi. Ailesinin baskısına karşın tiyatroyu seçerek bu alanda başarısını kanıtladı. En İyi Genç Kadın Oyuncu Ödülü’nü (1949) alarak baskıcı ailesine karşın tiyatro sanatında başarıya ulaşacağının işaretini verdi. Bu ödül önünü açtı ve ard arda büyük rollere çıkarak tiyatro sanatındaki kariyerini üst düzeye taşıdı. Kadın yazar olarak işlediği “Perşembenin Hanımları” adlı oyunda, üç kadın haftanın perşembe günlerinde biraraya gelerek hem kendi sorunlarını tartışır hem de kadın sorunlarının derinliğine parmak basarlar.

Psikolojik çözümlemeler yaparak kendi ruhsal durumlarının her biri kendi perspektifinden ortaya koyar. Yazarın bu üç kadın karakterin diyaloglarında kadın sorunlarını Batı gözüyle değişik boyutlarda irdeletmesi oyuna güzellik ve renk katıyor.

Bu nedenle olacak, 1976’da bu oyunla “Ibsen” ödülünü alıyor. Bu da bize yazarın kadın sorunlarının içsel ve dışsal perspektiften ne kadar başarılı tanımladığının bir başka göstergesidir.

Bu oyun, ülkemiz kadınlarını ister istemez düşündürüyor. Kadınlarımız şiddet, tecavüz ve töre kurbanı olarak yıllardır önlenemez bir yükselişle devam ediyor. Bu tür oyunların kadın yazarları bugüne kadar nedense bir “Ibsen” ödülü alamadılar! Bir örnek vermem gerekirse, Nezihe Araz’ın yazdığı oyun ya da Beyhan Murphy’nin bale olarak sahneye taşıdığı “Afife Jale” adlı yapıt; sahneye çıkan ilk Müslüman Türk kadını olduğu için ödüllendirileceği yerde, itilen taciz edilen ve sanat yaşamı yok edilen Afife Jale’yi anlatıyor. Bu gibi yapıtlar ulusal ve uluslararası nitelikte ödüller almalılar. Ne yazık ki, Batı’nın Doğu’yu gören bir gözlüğü yok. Batı’da böyle bir bakış açısı olsaydı, bu iki yapıt kesinlikle değerlendirilirdi.

Mualla Genez’in Türkçeye çevirdiği, Engin Gürmen’in yönettiği Perşembenin Hanımları, kadın sorunlarını irdeleyerek ayrıntılı biçimde yorumlanmış. Oyuncuların seçimi, dekor ve giysi tasarımı, müzik Engin Gürmen’in çalışmasına açıklık getiriyor ve katkı sağlıyor.

Üç oyuncuya gelince… Sonia’da Ayşe Kökçü bu tür oyunların gerçekçi oyunculuğu ile bilinen ve buradaki rolüyle ruhsal kadın çözümlemesini başarı ile çözümleyen bir kompozisyon yaratıyor. Marie’de Vildan Gürelman, ayrı bir kadın karakterinin betimlemesini yapıyor.

Oya Palay, üçüncü kadın karakter olan Helene’in niteliklerini başarı ile ortaya koyuyor. Perşembenin Hanımları’nda üç ayrı karakteri canlandıran Ayşe Kökçü, Vildan Gürelman ve Oya Palay hem oyundaki başarılı karakter çözümleriyle hem de güzel Türkçemizi sahne diliyle başarılı örtüştürerek kullanmaları oyuna artı değer katmaktadır.

Hayati Asılyazıcı
hayatiasilyazici@yahoo.com
Alıntı: Aydınlık Gazetesi
Son Güncelleme: Pazartesi, 07 Ocak 2013 19:26

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir