Son Çığlık ı duymalıyız

'Son Çığlık'ı duymalıyız

Hayati Asılyazıcı 

İzmir Devlet Tiyatrosu Konak Sahnesi'nde Ali Berktay'ın yazdığı, Ayşe Emel Mesçi'nin sahneye koyduğu "Son Çığlık" adlı oyun, İzmir'de büyük ilgi uyandırdı. Sarsıcı, etkileyici ve İzmir'in gündeminde kalacak olayların anımsatıcısı olarak tarihin derinliklerinden günümüze seslenen görseli ve bütünseliyle repertuvarımızda ses getirecek bir yapımdır. Oyunda söz edilen, gönderme yapılan olaylar; "1209-1244" arasındaki döneme ait. Geçtiği yer Fransa'nın güneyindeki Oksitanya bölgesi. Avrupa'da 1000 yılı civarında, Balkanlar'dan en batıdaki Oksitanya'ya kadar; başlıca ortak özellikleri düalist dini ilkeler ve Roma Kilisesi karşıtlığı "heretik", yani "sapkın", ana ortadoks akımın dışına çıkan mezhepler yaygınlaşmıştı. Berktay'ın Fransızca yazmış olduğu bu oyun ilk kez 2007'de Avignon Festivali'nde oynandı. O zaman da oyunu Ayşe Emel Mesci sahneye koymuştu. Berktay, Son Çığlık'ta Haçlı Seferleri'nin Avrupa'daki saldırganlıklarını büyük bir ironi ile anlatıyor. Oyun, gerçekçilik açısından sahne yapıtı olarak, "Haçlılık" kavramını yaratıyor. Sosyal ve ekonomik çözümlemeyi de usta bir dille sahneye taşıyor. Radikal islamın 21. yüzyılda mezhepler arası çatışmalarda gördüğümüz kanlı olaylara da adeta ışık tutuyor. Günümüz Ortadoğu'sunda ABD emperyalizminin yarattığı kaos ve savaş ve terörizmin bütün ayrıntılarını anımsatıyor. Haçlıların kutsal topraklar için Anadolu'dan geçip Kudüs'e karşı yürüttükleri savaşı, günümüzde de Ortadoğu'da ABD aynı yöntemleri modern silahlarla sürdürüyor. Kerbela bir modern tragedyaydı Son Çığlık, 21. yüzyıldaki Nato ile ABD'nin Libya, Irak ve Afganistan'da gerçekleştirdiği savaş ve çatışmaların, Haçlılar'ın dünya görüşüyle örtüşmekte olduğunu belirtmeliyim. Ne Osmanlı İmparatorluğu tarihinde, ne de Cumhuriyetimizin 90 yılı içerisinde terör odakları barındırılmadı. PKK bir iç sorunumuzdu. Ancak, AKP hükümeti Suriyeli teröristleri Türk toplumunun bağrına hançer gibi saplayan bir tutum içerisinde onları barındırmakta ve korumaktadır. Giderek yurttaşlık verilerek Cumhuriyet tarihimizde kara bir sayfa açılmıştır. Ali Berktay beş dönemdir DT'da oynanmakta olan Kerbela oyunu ile tarihimizin ürkütücü bir sayfasına bir tragedyayı oturttu. Muaviye ve Yezid'in alevilere yaptığı katliam, Haçlılar'dan farksızdı. Kerbela bir modern tragedyaydı. Yazar Son Çığlık ile çağdaş tragedya yazarlığını olağanüstü bir örneğini daha sunuyor. İzmir Devlet Tiyatrosu oyuncularının kolektif bir başarıyla sundukları ve yorumladıkları olağanüstü yorumla oynadıkları bir oyundur. Oyunculara Gelince

Ayşe Emel Mesçi Son Çığlık'ı ayrıntılı ve görselliği öne çıkaran olağanüstü sahneleme tekniğiyle başarısını kanıtlıyor. Bütün roller takım oyunculuğunun getirdiği anlayışla bir "reji" kurgusu öne çıkıyor. Bu anlayışı taşıyan oyuncular, kavramsal ve yorumsal kompozisyonlarıyla oyunu görsel bir şölene dönüştürüyorlar. Acı, buruk yönlerine karşı düzeyi yüksek oyunculuk anlayışı İzmir'de yankı uyandıracaktır. Hülya Savaş, Rüçhan Gürel, Ozan Yıldırım, Melike Aslı Sinke, Özkan Gezgin, Arif Yavuz, Neşe Arat, Mustafa Çolak, Ümit Dikmen, Fatih Özyiğit, Hande Gürler kendilerine özgü rollerin karakterlerinde bütünlüğe ulaşan başarılarını övgüye değer buluyorum. Tahsin İncirci'nin yaratıcı müziği oyuna büyük katkı sağlıyor. Orkestra canlı müziğiyle, Son Çığlık'ı müziksel oyun olmasında büyük bir başarı sağlamıştır. Dekorda Savaş Çevirel ve giysi tasarımında Yıldız İpeklioğlu oyuna başarılı katkı sağlıyor.

 Hayati Asılyazıcı
hayatiasilyazici@yahoo.com
Alıntı: Aydınlık Gazetesi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir