Verdi ve 'Jan Dark' söylencesi
Hayati Asılyazıcı
İstanbul Devlet Opera ve Balesi (İDOB), doğumunun 200. yıldönümü nedeniyle bir Verdi resitali yapıyor. Bestecinin ilk opera yapıtlarından olan, Jan Dark'ı (1412-1431) sahneye getiren İDOB, Süreyya Operası'nın koşullarına uygun bir biçimde oynanabilmesi için konser biçimine dönüştürüldü. Her gösteri, değişik sanatçılar tarafından oynandı ve seslendirildi. Sahne koşulları el verseydi Jan Dark operası belki de bir İtalyan yönetmen tarafından sahneye konulabilirdi. Jan Dark efsanesini bilenler anımsarlar. Fransa ile İngiltere arasında süren Yüzyıl Savaşları'nda ortaya çıkan Jan Dark, Azize olarak tanındı. Gaipten sesler duyarak, ülkesi adına olumlu ve çözümleyici haberler verdi. Sonunda da bu uğurda yaşamını yitirdi. Sonuç olarak hangi açıdan bakılırsa bakılsın, kutsal Jan bir halk kahramanıydı.
Jan Dark üstüne tarih kitapları geniş yer ayırdı. Fransa'nın çağdaş ünlü oyun yazarı Jean Anouilh (1910-1987) "Jan Dark" adlı oyununu yazarak, efsaneyi tiyatro sahnesine taşıdı. Bernard Saw (1856-1950) da çağdaş bir oyun yazarı olarak Kutsal Jan adlı sahne oyununu yazarak, tiyatroya bir efsane bağlantısını sunmuş oldu. Anouilh'in Jan Dark'ı İstanbul Şehir Tiyatroları'nda Beklan Algan tarafından sahneye kondu ve Jan Dark'ı Ayla Algan büyük bir başarıyla oynadı. Ayla Algan'ın tiyatroya geçişi bu oyunla oldu. Bernard Shaw'ın "Kutsal Jan"ı Devlet Tiyatroları'nda sahnelendi ve büyük ilgi gördü.
Dünya operasının yaratıcılarından İtalyan operasına büyük katkılar sağlayan repertuvarı zenginleştirip derinleştiren Giuseppe Verdi (1813-1901) de Jan Dark'a karşı ilgisiz kalmamış, ilk opera yapıtları arasında Jan Dark operasını besteleyerek tarihsel olaylara karşı ilgi duyduğunu göstermişti. Daha sonra birçok opera yapıtları besteleyecektir. İDOB'un Jan Dark gösterisine gelince, bu doğrudan doğruya konser biçiminde gerçekleşti. Her Cast'ın oyuncuları değişik olarak görev aldılar ve başarılı yorumlarıyla operaseverlerin ilgisini çektiler. Benim izlediğim gece, elbette ki değişmeyen bir başarılı orkestra ve şef vardı. Sanatçıların kostümleri belli düzeydeki sahne tasarımı ile müziksel yorumları güzel ve iç açıcıydı. Sözünü ettiğim Jan Dark operasının, orkestra şefliğini İtalyan Gianluca Bianchi yaptı. Koro şefi Emanuela Aymone'du.
Sahnede görev alan yaratıcı kadroya baktığımızda, yine başarılı bir grubun görev aldığını gördük. İşte bu geniş kadro, İDOB'un artık uluslararası başarılara da imza attığını görüyoruz. Yeri gelmişken hemen belirteyim; İngiliz besteci Benjamin Britten'in çağdaş operanın seçkin bir örneği olan, "Kötülüğün Döngüsü"nü Aytaç Manizade sahneye koymuştu. Bir süre önce Macaristan'da bu opera, ülkemize dört ödül birden kazandırdı.
VII. Carlo'da Bülent Külekçi'nin sanat yaşamının yükselen grafiğini sürdürdüğünü gördüm. Yorumu ile, müzikalitesi birleşmişti. Giovanna'da Deniz Yetim'i ilk kez dinledim. İyi bir dramatik soprano. Güzel sesini biraz daha dengeleyerek kullanması gerektiğini düşünüyorum. Giocomo'da Önay Günay her zamanki yükselişini seslendirdiği karakteriyle kanıtladı. Talbot'ta Zafer Erdaş, renkli yorumuyla başarılıydı. Delil'de Serkan Bodur, uyumlu katılımıyla geceyi renklendiren konser tamamlanmış oldu. Operaseverlerin izleyebileceği bir gösteri. Üstelik Verdi ve Jan Dark…
Hayati Asılyazıcı
hayatiasilyazici@yahoo.com
Alıntı: Aydınlık Gazetesi