İLK KADIN SAVAŞ MUHABİRİ KİMDİR?
Batılı kaynaklar ilk kadın savaş muhabirinin , yazar E. Hemingway’in üçüncü eşi Martha Gelhorn olduğunu söyler. Gazeteci, muhabir, yazar olan M. Gelhorn; 1930’lu yıllarda için için kaynayan Avrupa’ya geçer ve 2. Savaş’ın sanki öncü provası olan İspanya İç Savaşı’na Hemingway’le birlikte muhabir olarak katılır. Bütün devletlerin faşist- anti faşist olarak ikiye bölündüğü dönemde, her ülkeden savaşçının gittiği İspanya’da; faşistlere karşı savaşır ve Amerika’ya haber yollar. Bu olay onu; “ilk kadın savaş muhabiri” olarak tüm dünyaya tanıtacaktır!
Oysa dünyanın çok önceden tanıdığı bir kadın savaş muhabiri daha vardır ve bir Türk’tür: Halide Edip Adıvar. 1920 yılında, işgal altındaki İstanbul’dan, eşi Dr. Adnan Adıvar’la birlikte ayrılarak Ankara’ya giden yazar Halide Edip; Mustafa Kemal Paşa’nın yanında yer alır. İngiliz denetimindeki Osmanlı Sarayı’nın, haklarında idam kararı çıkardığı çift; Mustafa Kemal’in bir çeşit başdanışmanı ve yardımcıları konumundadırlar. Mustafa Kemal; danışman olarak Dr. A. Adıvar’a çok güvenir, onu ilk TBMM’nin başkanı yapacaktır. Halide Edip’e gelince; Atatürk’ün emriyle, Yunus Nadi ile birlikte çalışmaya başlar; “iç ve dış dünyaya milli hareketin anlamını tanıtabilmek için Anadolu Ajansı’nın kurulmasına, telgrafhanelere ve camilere milli amacı anlatacak bildiriler asılmasına ve üç ayrı görüşü yansıtan ‘Manchester Guardian’, ‘The Times’, ‘Daily Herald’ ve ‘Daily Cronicle’ gazetelerinin günü gününe izlenmesine, ayrıca Yunus Nadi’nin çıkaracağı Hakimiyet-i Milliye gazetesine yardıma” girişir. Propaganda şubesi denilen bir bürosu vardır; burada İngiliz gazetelerinin siyasetle ilgili yazılarını Türkçe’ye çevirir. Hakimiyet-i Milliye için gerekli parçaları keser, Mustafa Kemal’e okur, O’nun başka haberleşmelerine ilişkin yazılarını hazırlar. Milli mücadelenin Avrupa ve Amerikan basınında ilgiyle izlenmesini sağlar. Avrupa basınında çıkmasını istediği bildirileri, haberleri, demeçleri hep İstanbul kanalıyla ve gizli kuryelerle gönderir. İttihatçıları ve onların liderlerini, ustalıkla kullanır. Hindistan’a da bilgi yollar. Onlardan; Mustafa Kemal’in demeçlerini Fransız basınında kullanmalarını ve Avrupa’da yayınlanmasını sağlamalarını ister. O; Yalnız savaş muhabiri olarak kalmayıp, daha sonra silah kuşanıp Kurtuluş Savaşı’na katılacak, Yusuf Akçura’yla birlikte çalışacak, savaşı içinden gözlemleyerek belgesel öyküler kaleme alacaktır (Dağa Çıkan Kurt vb.) . Onbaşı rütbesi alacak, Kurtuluş Savaşı’na değgin romanlar yazacaktır (Ateşten Gömlek vb.). Savaş muhabirliğinin yanı sıra Kurtuluş Savaşı’nın en gerçekçi edebiyat örneklerini üretecektir. Anadolu kadınının savaş içindeki durumunu sergileyişi öylesine etkileyicidir ki; “Hangi öykücümüz ya da ‘feminist’ yazarımız onun kadar Anadolu Türk kadınının yürek sancısını, yaşam savaşımını yapıtlarında böylesine gözler önüne serebilmiştir?” diye sorabiliriz.
Dünyanın “gerçek” ilk kadın savaş muhabiri olan Halide Edip Adıvar’ın anısına saygıyla.
TANSU BELE/17 mart 2015
Kaynakça: Tansu Bele; Cumhuriyet Döneminde Bir kadın: Halide Edip Adıvar, s.166, 180, 181, 190
Martha Ellis Gellhorn: (8 Kasım 1908 – 15 Şubat 1998) Amerikalı romancı, gazeteci, gezi yazarı ve Londra Daily Telegraph'ın da dahil olduğu birçoklarına göre 20. yüzyılın en iyi savaş muhabirlerinden biri. Gellhorn ayrıca ilk kadın savaş muhabiridir. 60 yıllık kariyeri boyunca, dünyada gerçekleşen tüm büyük çatışmalara giderek, oralarda canlı olarak haber yapmıştır. Gellhorn ayrıca Amerikalı yazar Ernest Hemingway'in üçüncü karısıdır. Evlilikleri 1940'dan 1945'e kadar sürmüştür. 89 yaşında hasta ve neredeyse tamamen kör olan Gellhorn aşırı doz ilaç alarak intihar etmiştir. Ölümünden sonra Martha Gellhorn Gazetecilik Ödülü'ne adı verilerek anılmıştır.
http://tr.wikipedia.org/wiki/Martha_Gellhorn Görsel: https://www.google.com.tr