TABELALARDAN KALDIRILAN “TC” YENİ ANAYASANIN OLMAZSA OLMAZI!..

Tabelalardan kaldırılan TC Engin

İşlerine gelmediği için devlete bağlı(hastane, banka vb.)kurum ve kuruluşların tabelalarından TC’yi kaldıranlar ve kaldıranlara ses çıkarmayanlar, işlerine geldiği zaman TC’yi can simidi olarak kullanmaktan geri durmuyorlar. Vatandaşlar özellikle Ziraat Bankası Şubeleri önünde “TC’yi geri istiyoruz” diye onlarca eylem yaparken üç maymunu oynayıp bıyık altından gülenlere göre şimdi TC çok kıymetlendi.

“Darbe Anayasası gitmelidir, Türkiye’nin daha özgürlükçü, ırkçı olmayan, eşit vatandaşlık anlayışına dayanan ve ideolojisiz bir anayasaya ihtiyacı var” gibi bahaneler öne sürerek gerçek amaçlarını saklamaya çalışan yeni anayasacılar, TC’yi bir araç olarak kullanmak niyetindeler.

Mevcut Anayasamızın 66.maddesinde ”Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür” yazmakta ve bu ifade yeni anayasacıları özellikle de, emperyalistleri rahatsız etmektedir.  Anayasayı yeni baştan yazmak hevesinde olanlar, tabelalardan gözlerini kırpmadan sildikleri TC’yi bu defa, “Türk”ün binlerce yıllık adını silip atmak için yeni anayasaya koymaktan çekinmiyorlar.  Bu tuzağa düşüp “TC’ye sahip çıktık ve kazandık” diye sevinenler, bunu bir zafer olarak nitelendirenler olabilecektir.  Bu düşünceye kapılanların yeni anayasacıların saldırı hedefinde “Türk Vatandaşlığı”nın olduğunu görememeleri büyük bir gaflet olacaktır.

Bundan böyle kendimizi Türk olarak değil, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak tanımlayacağız.  Şeytanayrıntılarda gizlidir ya, işte o şeytan burada devreye giriyor ve “Türklüğe Saldırı” Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı gibi gayet masum görünümlü bir ifadeyle, kamufle ediliyor. Biz onların, devekuşu gibi başını kuma gömerek saklanmaya çalıştıklarını görüyor ve varmak istedikleri hedefleri biliyoruz.

Yeni anayasacılar(etnikçi, dinci ve mezhepçi siyaset yapanlar)için hedef;

-Laik Cumhuriyet Rejimini yıkmak!..

İçinde “Türk” olmayan yeni bir anayasa yazmak!..

– Yüzyıl önce, Mustafa Kemal’in karşı duruşuyla emellerini erteleyen emperyalistlerle el ele vererek, ülkenin bölünmesini gerçekleştirmek!..

Akp ve Hdp‘nin Türk vatandaşlığı yerine, TC Vatandaşlığını getirme hesabına,  Anayasa Uzlaşma Komisyonumasasına oturacak olan Chp den bir itiraz olmadığı gibi, Chp Genel Başkanı ayni ifadeyi birçok kez katıldığı televizyon programlarında bizzat kullanarak bu gelişmeyi çoktan onaylamıştır.(https://www.youtube.com/watch?v=V0EX-Sa2ZOg)

Chp, 1 Kasım 2015 seçim bildirgesinde olduğu gibi, 16-17 Ocak 2016 Kurultay sonuç bildirgesinde de “eşit vatandaşlık-Kürt sorunu-yerel yönetimler ve tarihimizle yüzleşmek” gibi hayati konularda yaptığı açıklamalarla, Akp ve Hdp’den daha da ileri adımlar atarak ön sırada yer almayı başarmıştır. Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı üzerindeki şerhleri kaldırarak yerel yönetimleri güçlendirmeyi düşünen Chp, Türk vatandaşlığının kaldırılacak olmasından dolayı hiçbir endişe duymuyor gibi.

Millet can derdinde, Chp dördüncü devrim dedikleri “Özgürlükçü Demokrasi Devrimi”  derdinde. Bu öyle bir özgürlükçü demokrasi ki; devletimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün meclisinde “artık yeni şeyler söylemek lazım” diyerek, O’nun fotoğrafını indiren bir milletvekiline bile ses çıkarılamıyor. Özgürlükçü demokrasi Devrimi yapacağız diye ortaya çıkanlar, özgür iradesini kullanan vekile hesap soramıyor. Bu çirkin davranışı bile sorgulayamayan Chp’den, yeni yapılacak anayasadan Türklüğün çıkarılmasına karşı durmayı beklemek imkânsız görünüyor.

Bu karşı duruş bize, halka düşüyor. Emperyalizmin bitmek bilmeyen oyununa Yüzyıl önce Mustafa Kemal ve arkadaşlarının gösterdiği karşı duruşu, bugün bizler Türklüğü dışlayan, devletimizin ülkesi ve milletiyle birlikte bölünmez bütünlüğüne tehdit oluşturan yeni anayasacılara karşı göstermeliyiz.

Saygılar,

Engin Demirkollu Sarıkartal
2 Şubat 2016
www.ulusalyol.net

evetbenim4

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir