Tam 45 yıldır İstanbullu sanatseverleri klasik müziğin en iyi ve en yeni örnekleriyle buluşturan, 3.000’e yakın gösteride 3,5 milyon seyirciyi ağırlayan festival, bu yıl “sıradışı” bir programla 29 Mayıs – 21 Haziran tarihleri arasında müzikseverlerle buluşmaya hazırlanıyor.
Festivalde multimedya öğelerinden yararlanan yapımlar, disiplinlerarası çalışmalar, farklı dönemler ve müzik türleri arasında etkileşim kuran performanslar, festivalin ortak siparişçileri arasında yer aldığı, dünyaca ünlü besteci Philip Glass’ın 11. Senfoni’si, St. Petersburg Rus Oda Filarmonisi, Viyana Oda Orkestrası, Londra Oda Orkestrası, Ebene Yaylı Çalgılar Dörtlüsü gibi seçkin topluluklar, Hüseyin Sermet, Fazıl Say, Alina Pogostkina ve Mathias Goerne gibi önemli solistler yer alıyor.
29.05.2017 Pazartesi, saat: 19:00
45. İstanbul Müzik Festivali'nin açılış konseri Lütfi Kırdar Auditorium'unda!
BORUSAN İSTANBUL FİLARMONİ ORKESTRASI
SASCHA GOETZEL Şef
ANDREI IONİȚĂ Viyolonsel (2015 XV. Çaykovski Yarışması Birincisi)
19.00 Kokteyl
20.00 Ödül Töreni ve Konser
Yedi yaşında piyanoya başlayan Evin İlyasoğlu, İstanbul Belediye Konservatuarı’nda, Robert Kolej ve ABD Michigan Devlet Üniversitesi’nde eğitim gördü. TRT İstanbul Radyosu’nda 19 yıl Klasik Batı Müziği programları ve TRT televizyonunda müzik söyleşisi dizileri hazırlayıp sundu. Yurt içinde ve dışında birçok eleştiri, inceleme ve söyleşi yazısı yer alan İlyasoğlu’nun yayımlanmış 25 kitabı bulunuyor. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde ve 1986’dan beri Boğaziçi Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olan İlyasoğlu, 1996’dan bu yana Boğaziçi Üniversitesi’nin Albert Long Hall Klasik Müzik Konserleri’nin direktörüdür. Zehra Yıldız Kültür ve Sanat Vakfı’nın Mütevelli Heyeti Başkanı ve 1991’den bu yana Cumhuriyet gazetesinin sürekli müzik yazarıdır. Evin İlyasoğlu’na ödülü Bülent Eczacıbaşı tarafından takdim edildi.
Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası İstanbul Müzik Festivali Yerleşik Orkestrası’dır.
Mily Balakirev
Islamey, op. 18
Camille Saint-Saëns
Viyolonsel Konçertosu No. 1, op. 33
Richard Strauss
Rosenkavalier Süiti, TrV 227d, op. 59
Arasız 80’ sürer.
“[Ioniță] tamamıyla özgün bir müzikal kişilik” The Guardian
“[BİFO] klas, coşkulu bir topluluk ve Sascha Goetzel dört dörtlük bir şovmen” The Guardian
“Sıradışı” teması çerçevesinde kurgulanan 45. İstanbul Müzik Festivali kapılarını tüm müzikseverlere görkemli bir program ile açıyor. Gelenek olduğu üzere genç bir yıldızı dinleyicilerle buluşturan açılış konserinde, festivalin Yerleşik Orkestrası Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası (BİFO) Sascha Goetzel yönetiminde 2015 Çaykovski Yarışması Viyolonsel Dalı birincisi Andrei Ioniță’ya eşlik edecek.
The Times’ın “Son on yıldır çıkmış en heyecan verici viyolonselcilerden biri” olarak nitelendirdiği 1994 doğumlu Andrei Ioniță’nın genç yaşına rağmen ulaştığı başarılar bir hayli hayranlık uyandırıcı. 2013 Uluslararası Aram Khachaturian, 2014 ARD ve Grand Prix Emanuel Feuermann Yarışmalarında kazandığı ödüller, müzik dünyasının çok yetenekli bir çellist kazandığının habercisi oldu. Gidon Kremer, Christian Tetzlaff ve Valery Gergiev gibi büyük isimlerle bir araya gelen Ioniță, Carnegie Hall, Londra Cadogan Hall, Berlin Filarmoni Oda Müziği Salonu ve Münih Gasteig ile Herkulesaal’da verdiği resitaller ve DSO Berlin, Tokyo Filarmoni, Çek Filarmoni ve Münih Filarmoni Orkestraları eşliğindeki konserleriyle dinleyenleri büyüledi. BBC tarafından 2016-2018’in Yeni Kuşak Sanatçısı seçilen Ioniță yeni sezonda BBC Orkestralarıyla çalıyor; ayrıca Marlboro Müzik Festivali’nin konuğu oluyor.
İlk konserini verdiği Mayıs 1999’dan bu yana Türkiye’nin sanat hayatının vazgeçilmez unsurlarından biri olan BİFO, 2010 Salzburg açılış etkinliklerinde ve 2014’te BBC Proms’a davet edilen ilk Türk topluluk olarak verdiği konserlerle dünya basınında övgülerle yer aldı.
Hans von Bülow’un “tekniğin ve zarafetin, muhakeme ve orijinalliğin, mantık ve cazibenin buluştuğu eser” olarak değerlendirdiği Saint-Saëns 1. Viyolonsel Konçertosu’nun yanı sıra Islamey ve Rosenkavalier Süiti’nin seslendirileceği konser, birbiri ardına gelecek sıradışı festival konserlerine adeta göz kırpıyor.
31.05.2017 Çarşamba, saat: 20:00
Renklerin Sesi: Kandinsky & Chagall İş Sanat Kültür Merkezi'nde sizlerle…
MIKHAIL RUDY Piyano
Modest Mussorgsky
Bir Sergiden Tablolar
Christoph Willibald Gluck
Orphée ve Eurydice operasından Melodi
Wolfgang Amadeus Mozart
Re minör Fantezi, KV 397
Richard Wagner
Isolde’nin Ölümü
Claude Debussy
Etütler, L 136: No. 3 Dörtlü Aralıklar için ve No. 6 Sekiz Parmak için
Maurice Ravel
La Valse
Ara dahil 105’ sürer.
Konsere Doğru
19.00-19.45 Fuaye
Hülya Düzenli’nin “Yenilenen Yorumlar” başlıklı konuşması
“Büyük virtüöz Mikhail Rudy’nin olağanüstü sahne hakimiyeti” Le Figaro
“Geometrik şekiller, renkler, çizgiler ve renkli ışıklardan kurulu resimler müziğin ritmine tam uyuyordu – günümüzde Bütünsel Sanat başyapıtı olarak nitelenecek bir birleşim.” Culture France
“Kandinsky’nin orijinal çizimlerine ulaşan Rudy, animasyon film kullanarak, o meşhur 1928 performansını çağdaş dinleyici için hayata döndürüyor.” New York Times
“Mikhail Rudy’nin bitmez tükenmez yaratıcılığı ile derinliğini kullanarak, resim ile müziği diyalog içine soktuğu son muhteşem projesi… hayatının son döneminde yakın ilişkide olduğu Marc Chagall’a müthiş iyi kotarılmış, etkileyici bir saygı duruşu” Le Figaro
“Renkleri kullanmayı seven, son derece kültürlü piyanist Mikhail Rudy sanatın ve aklın izlenimlerini kaynaştırmaya devam ediyor.” La Croix
45. İstanbul Müzik Festivali çok özel bir projeyle tüm festival dinleyicilerini müziği görmeye, resmi duymaya davet ediyor. Çizgilerin ve notaların iç içe geçtiği bu projenin yaratıcısı, BBC Music dergisinin dünyanın en büyük 20 piyanisti arasında gösterdiği Mikhail Rudy.
Soyut sanatın öncüsü Kandinsky, program müziğin en önemli örneklerinden Modest Mussorgski’nin Bir Sergiden Tablolar’ını 1928 yılında Dessau Tiyatrosu’nda dekor, renk, ışık, geometrik şekil ve plastik malzemelerden oluşan bir kompozisyonla sahneye koydu. “Bütüncül Sanat”ın (Art Total) en başarılı örneklerinden olan bu kompozisyondan geriye sadece 16 suluboya çalışması ve reji talimatlarını içeren piyano partisyonu kaldı. Kandinsky’den her zaman etkilenmiş olan Mikhail Rudy, bu projeyi Mussorgsky’nin müziği ve Kandinsky’nin suluboya resimleri ve talimatlarını esas alan video adaptasyonu ile, Bir Sergiden Tablolar/Mussorgsky-Kandinsky adı altında tekrar hayata geçirdi: “Sonuç nefes kesiciydi; Rudy filmle mükemmel bir koordinasyon içinde çaldı ve Kandinsky’nin resimleri sahnenin üzerindeki büyük ekrandan kelimenin tam manasıyla fırlıyordu.” (More than the Music)
Konserin ikinci yarısında ise yine bir Mikhail Rudy projesi olan Renklerin Sesi, Marc Chagall’ın Garnier Operası’nın ihtişamlı tavan resminin eskizlerinden oluşan bir animasyonla görsel ve işitsel sanatların muhteşem sentezini sunmaya devam ediyor. Rudy’nin Chagall ile olan yakınlığı, yaşarken adına müze adanan ilk sanatçı ve ayrıca büyük bir müziksever olan ünlü ressamın 90. doğum gününde Rostropoviç ve Isaac Stern ile Beethoven’ın Üçlü Konçertosu’nu seslendirmesiyle başladı. Rudy, Chagall’ın Mozart, Gluck, Wagner, Ravel, Debussy ve daha birçok bestecinin eserlerinden sahneleri resmettiği Paris Operası tavan resimlerinin yayınlanmamış eskizleriyle yarattığı animasyona yine aynı bestecilerin eserleri ile eşlik ederken stiller ve renkler arası geçişin en güzel örneklerinden birini sunuyor.
Çizgilerin harekete geçtiği, notaların renklere büründüğü bu adeta düşsel konser, tüm sanatseverlere unutulmaz bir deneyim vadediyor.
01.06.2017 Perşembe saat: 20:00
Londra Oda Orkestrası & Alina Pogostkina, 1 Haziran'da Aya İrini Müzesi'nde…
LONDRA ODA ORKESTRASI
CHRISTOPHER WARREN-GREEN Şef
ALINA POGOSTKINA Keman
Ludwig van Beethoven
Prometheus’un Yaratıkları Uvertürü, op. 43
Keman Konçertosu Re Majör, op. 61
Senfoni No. 3 Mi bemol Majör, op. 55 “Eroica”
Ara dahil 130’ sürer.
“Alina Pogostkina müthiş ton inceliğine ve detaylara karşı keskin duyarlılığa sahip bir kemancı” The Journal “[LCO] Sahnedeki herkes çok iyi vakit geçiriyor gibi görünüyor ve bu da müziğin sanki yepyeniymiş gibi duyulduğu bir yorumu besliyor.” The Guardian
“Christopher Warren-Green’in müziği kavrayışı – rahat olduğu kadar heyecan verici – her bir ölçüde duyuluyordu. Müziği huzursuzlukla zarafet arasında asılı tutarken dramatik dürtüyü ortaya çıkarıyordu. Gerçek bir büyü yarattı.” General Anzeiger
Christopher Warren-Green’in karizmatik liderliğiyle Londra’nın istisnai müzisyenlerinin yeteneklerini birleştiren Londra Oda Orkestrası, misyonunu “orkestra ve dinleyici arasındaki bariyerleri kırmak, müzik coşkusunu birlikte yaşamak ve klasik konser deneyimine yeni bir soluk getirmek” olarak tanımlıyor. Topluluk, İngiltere’nin en eski profesyonel oda orkestrası olduğu gibi yenilikçi ve maceraperest karakteriyle de ünlü. Bir yüzyıla yakın geçmişi süresince aralarında Stravinski, Respighi, de Falla, Prokofiev ve Hindemith’in de bulunduğu pek çok ünlü bestecinin eserlerinin ilk seslendirilişlerini gerçekleştiren Londra Oda Orkestrası, Cadogan Hall’da sürdürdüğü sezon konserlerinin yanı sıra La Scala Tiyatrosu’ndan Hong Kong Şehir Salonu’na Avrupa, Amerika ve Uzakdoğu’ya gerçekleştirdiği turnelerde geleneksel repertuvara sahip çıkarken birçok yeni eserin prömiyeriyle de eski ve yeni arasında köprüler kuruyor.
“Kalbe derinden dokunan” (Hamburger Abendblatt) yorumuyla müzikal hassasiyetin ve zarafetin genç nesil temsilcilerinden olan Alina Pogostkina, klasik müzik dünyasının en önemli yarışmalarından 9. Sibelius Yarışması’ndaki birinciliğiyle kısa sürede festivallerin ve büyük konser salonlarının aranan isimlerinden biri oldu. Vladimir Ashkenazy, Gustavo Dudamel, Paavo Järvi gibi önemli şefler yönetiminde seslendirdiği klasik repertuvarın yanı sıra çağdaş müzik tutkunu da olan Pogostkina, Letonyalı besteci Pēteris Vasks’ın tüm keman eserlerinin kaydıyla müzik eleştirmenlerinden ve dinleyicilerinden yine tam not aldı.
Aya İrini’nin heybetli kapılarını siz festival dinleyicilerine tekrar açacağı bu ilk konserde Londra Oda Orkestrası’nın müzikal deneyimi ve Alina Pogostkina’nın müzikal duyarlılığı ile baştan sona Beethoven eserlerine adanmış bir konser sizleri bekliyor.
02.06.2017 Cuma, saat: 20:00
Gülistan, 45. İstanbul Müzik Festivali kapsamında sizlerle buluşuyor.
DERYA TÜRKAN İstanbul Kemençesi
KAYHAN KALHOR İran kemençesi
SOKRATIS SINOPOULOS Lavta ve İstanbul Kemençesi
Konuk Sanatçı:
ALI BAHRAMI FARD Santur
Kuçek Mustafa Dede
Beyati Ayin
Sokratis Sinopoulos
Nihavend Semai
Derya Türkan
Şiraz
Kayhan Kalhor
Neredesin?
Arasız 90’ sürer.
“Sıradışı” temasıyla yola çıkan 45. İstanbul Müzik Festivali geleneksel müziğin de en güzel örneklerini sunuyor. Osmanlı İmparatorluğu ve İran arasındaki kültürel etkileşim, başta Itri olmak üzere birçok büyük besteciye ilham kaynağı olmuş; iki müziğin harmanından ise enfes enstrümantal ve sözlü eserler doğmuştur. Yüzyıllardır süregelen bu kültür diyaloğuna bir övgü niteliğinde olan Gülistan, geleneksel makam ve usul özelliklerine bağlı kalarak bu mirasa çağdaş bir yorum getiriyor.
Kemençe virtüözü Derya Türkan, Osmanlı müziği yorumları kadar emprovizasyonları ile de tanınır. Yaklaşık 25 senedir Kudsi Erguner’in önemli projelerinde yer alan Türkan, Renaud Garcia Fons, Uğur Işık, Jordi Savall ve Erkan Oğur gibi isimlerle de dünya çapında ses getiren pek çok albüm çalışmasına imza attı. Berlin Filarmoni, Essen Filarmoni, Amsterdam Concertgebouw da dahil, belli başlı müzik merkezlerinde konserler verdi. Yönetmenliğini Cem Yılmaz’ın yaptığı Yahşi Batı filminin Türk müziği direktörlüğü yapan Türkan, Ben Afleck’in yönetmen koltuğunda olduğu Argo filminin ise özgün müziklerini icra etti.
İran müziğinin yaşayan en büyük temsilcilerinden biri kabul edilen Kayhan Kalhor, geniş yorum yelpazesi, kemençe, sitar ve acem kemanındaki virtüözitesi ile kültürel sınırları aşan bir sanatçı.
Kalhor, gerek kurucusu olduğu Ghazal ve The Masters of Persian Music topluluklarıyla gerekse ünlü viyolonselci Yo-Yo Ma ile çalıştığı İpek Yolu Projesi albümleri ile defalarca Grammy’ye aday gösterildi. İcracılığının dışında beste de yapan Kalhor’un birçok film müziğinin altında imzası bulunmakta.
Sokratis Sinopoulos Bizans müziği ve klasik gitarla başladığı müzik eğitimini lyra (İstanbul kemençesi) ile sürdürdü. Enstrümanındaki ustalığı ve geleneksel Yunan müziğinden caza ve klasik müziğe uzanan müzik profili ile alanındaki en önemli isimlerden olan Sinopoulos halen farklı gruplarla Yunan demotiko ve rembetiko icra ediyor; çeşitli tiyatro oyunları ve modern dans için müzikler yazıyor. Konserde topluluğa konuk sanatçı olarak katılacak Ali Bahrami Fard ise nadir duyulan bir çalgı olan bas santurdaki mükemmel tekniği ve enfes ses kalitesiyle uluslararası çapta üne sahip.
Büyük bir süit formunda sunulurken eski fasıl geleneğine de vurgu yapan, Kayhan Kalhor, Derya Türkan ve Sokratis Sinopoulos’un bestelerinden oluşan bu repertuvar, tarihi ve ruhani dokusuyla Galata Mevlevihanesi Bahçesi’nden semaya yükselecek.
03.06.2017 Cumartesi, saat: 11:00-11:40
03.06.2017 Cumartesi, saat: 12:00-40
Müzik Rotası, bu kez Yeniköy’de müzik ve tarih ile örülmüş bir yolculuğa çıkıyor.
09.00-10.20 Sait Halim Paşa Yalısı
MERT TANER Rehber
Hıristiyanlık tarihi ve arkeolojik turlar uzmanı Mert Taner’in Yeniköy azınlıkları, kiliseleri ve Sait Halim Paşa Yalısı hakkındaki sunumu Kahvaltı biletleri satış ve rezervasyonu Sait Halim Paşa Yalısı tarafından yapılmaktadır. Tel: 0212 223 0566
11.00-11.40 | 12.00-12.40 Yeniköy Surp Asdvadzadzin Ermeni Kilisesi
ELVİN HOXHA GANİYEV – Keman
Johann Sebastian Bach
Keman Sonatı No. 1 Sol minör, BWV 1001
Keman Sonatı No. 2 La minör, BWV 1003
12.10-12.40 |13.10-13.40 Sait Halim Paşa Yalısı
CITTÀ DI PRATO ODA ORKESTRASI YAYLILARI
Wolfgang Amadeus Mozart
Divertimento No. 1 Re Majör, KV 136
Antonio Vivaldi
Yaylı Çalgılar için Konçerto Sol Majör, RV 151 “Alla Rustica”
Henry Purcell (düz. B. Britten)
Yaylılar için Chaconne Sol minör
13.10-13.40 | 14.10-14.40 Aya Yorgi Rum Ortodoks Kilisesi
SEMPLICE QUARTET
MURAT ANIL ERGİNOL Keman
YAREN BUDAK Keman
PINAR DİNCER Viyola
BURAK AYRANCI Viyolonsel
AND KARABACAK Klarnet
Wolfgang Amadeus Mozart
Klarnet Beşlisi La Majör, KV 581
14.10-14.40 | 15.10-15.40 Yeniköy Panayia Rum Ortodoks Kilisesi
AYŞE ŞENOGUL Soprano
MERVE KOCABEYLER Arp
Johann Sebastian Bach / Charles Gounod
Ave Maria
Gabriel Fauré
Clair de Lune, No. 2, op. 46
Après un rêve, No. 1, op. 7
Claude Debussy
Beau Soir
Franz Schubert
Ständchen
Reynaldo Hahn
L'heure exquise
Maurice Ravel (arp düz. C. Salzedo)
5 Yunan Halk Şarkısı
15.10-15.40 | 16.10-16.40 Avusturya Kültür Ofisi
TRIO IMMERSIO
VİRA ZHUK Keman
ANNA MARIA NİEMİEC Viyolonsel
MARIAM VARDZELASHVİLİ Piyano
Franz Schubert
Piyanolu Üçlü Mi bemol Majör, D 897 “Noktürn”
Johannes Brahms
Piyanolu Üçlü No. 3 Do minör, op. 101
• Müzik Rotası yürüyerek yapılacaktır. Mekânlara araçla ulaşım sağlanmayacaktır.
• Rota üzerinde yokuş ve merdivenler bulunduğundan dinleyicilerimizin rahat ayakkabılar giymesi tavsiye olunur.
• Mekânlar engelli erişimine uygun değildir.
• Mekânlarda yiyecek içecek satışı yoktur.
• Bu etkinlikte öğrenci bileti uygulaması yoktur.
İstanbul Müzik Festivali’nin geçen yıl başlattığı, büyük ilgi ve heyecanla karşılanan Müzik Rotası, pusulasını bu yıl Yeniköy’e çeviriyor ve İstanbul’un fethinden itibaren her dönemin varlıklılarının odak noktası olan bu semtte hem göze hem de kulağa hitap eden bir yolcuk vadediyor. Müzik Rotası’nın ilk durağı 1760’ta inşa edilen ve halen faal durumda olan Surp Asdvadzadzin Ermeni Kilisesi. Henüz 13 yaşındayken 38. İstanbul Müzik Festivali’nin açılışını yapan, Vladimir Ashkenazy ile Berlin Filarmoni Orkestrası eşliğinde konser veren, Lorin Maazel ve Zubin Mehta gibi şeflerden övgü dolu yorumlar almış olan 1997 doğumlu Elvin Hoxha Ganiyev, Bach’ın keman sonatlarını seslendirmek için burada müzikseverleri bekliyor olacak.
19. yüzyıl mimari zarafetini yansıtan Sait Halim Paşa Yalısı’nın tatlı pastel renkleri, Barok işlemeli tavanı ve pano kitabeli duvarlarıyla öne çıkan Büyük Salonu’nda gerçekleşecek ikinci konserde 1998 yılında Riccardo Muti’nin önerisiyle kurulan Città di Prato Oda Orkestrası’nın yaylı grubu üyeleri dinleyicilerle buluşacaklar. Barok Dönem’den 20. yüzyıla uzanan repertuvarının yanı sıra önemli bir opera orkestrası da olan topluluk, Claudio Abbado, Murray Perahia ve Phillip Glass gibi çalıştığı her şef ve solistin övgü dolu yorumlarını aldı.
Müzik Rotası kâşifleri, uzun süre kapalı kalan ve 2010 yılında tekrar ibadete açılan Aya Yorgi Rum Ortodoks Kilisesi’ni, Mozart’ın “gözyaşları arasından gülümseyen” La Majör Klarnet Beşlisi’ni dinleyerek görme ayrıcalığına kavuşacaklar. Bu konserin solistleri ise 2009 yılında kurulan ve 2016 Donizetti Ödülleri’nde Yılın Oda Müziği Grubu ödülü ile başarılarına bir
yenisini ekleyen Semplice Quartet ve İngiliz Kraliyet Müzik Okulu yüksek lisans mezunu klarnetçi And Karabacak. Müzik Rotası’nın dördüncü durağı olan Yeniköy Panayia Rum Ortodoks Kilisesi’nde ise yükselen kariyerleri ile iki genç yıldız bir araya gelecek. Soprano Ayşe Şenogul 2015 Leyla Gencer Şan Yarışması’nda kazandığı ödüllerle 44. İstanbul Müzik Festivali’nin Bir Yaz Dönümü Gecesi Rüyası projesinde yer aldı. Uluslararası yarışmalardaki birincilikleri ile dikkat çeken 26 yaşındaki arpçı Merve Kocabeyler, Avrupa, Asya, Kuzey ve Güney Amerika’da konserler verdi; Vancouver’da düzenlenen Dünya Arp Kongresi ile Belgrad Uluslararası Arp Festivali’ne konuk oldu.
Müziğin rotası geç klasik stilde 19. yüzyıl ortalarında inşa edilen ve dekorasyonu 1890’ların sonunda o zamanki imparatorluk stilinde tamamlanan Avusturya Kültür Ofisi’nde son bulacak. Fidelio Yarışması’nda yakaladığı başarıyla adını duyuran, Viyana Konzerthaus, Musikverein gibi önemli merkezlerde konserler veren genç, enerjik ve karizmatik Viyanalı topluluk Trio Immersio bu muhteşem geziyi Romantik Dönem’den bir programla noktalayacak. Bu yıl ikincisi gerçekleştirilen Müzik Rotası, müziğin ve tarihin peşinde İstanbul’un saklı güzelliklerini keşfetmeye siz festival dinleyicileri ile devam ediyor.
04.06.2017 Pazar, saat: 18:00
Sonsuz Aşk, Kapalıçarşı'da dinleyicisiyle buluşuyor.
ŞİMDİ ENSEMBLE
Bora Uymaz Vokaller
Ali Tüfekçi Ney
Mehmet Yalgın Kemençe
Mete Aslan Ud
Şirin Pancaroğlu Arp
Hamdi Akatay Vurmalı Çalgılar
MICHEL GODARD tuba & Serpent
Ali Ufki
Nikriz Peşrev
Bora Uymaz
Nikriz İlahi: “Gel ey kardeş”
Zekai Dede
Suzidil Ayin-i Şerif’ten bir bölüm
Bora Uymaz
Suzidil Saz Eseri
Şirin Pancaroğlu
Neveser Nefes: “Hep ikilik birlik için”
Mısırlı İbrahim
Acemaşiran Saz Semai
Mehmet Yalgın
Acemaşiran İlahi: “Aşkın ile âşıklar”
Hüseyin Sadettin Arel
Mini Mini Nihavent Peşrevi
Şirin Pancaroğlu
Nihavent İlahi: "Aşkın kıldı şeydâ beni"
Bora Uymaz
Nihavent İlahi: “Durman yanalım ateş-i aşka”
Anonim
İlahi: “Zahid bizi tan eyleme”
Bora Uymaz
Kubbe
Bora Uymaz
Nihavent İlahi: “Ey âşık-ı dildade”
Hüseyin Sebilci
Nihavent Nefes: “Güzel âşık”
Arasız 80’ sürer.
Konsere doğru
17.00-17.45 Kalpakçılar Caddesi
Mert Taner’in Kapalıçarşı’nın tarihi hakkında konuşması
Sıradışı mekânlarda yaşattığı müzik deneyimlerine bir yenisini daha ekleyen İstanbul Müzik Festivali sizleri dünyanın en eski ve en büyük kapalı çarşılarından biri olan, İstanbul’un fethinden sonra ilk inşa edilmiş yapılardan Kapalıçarşı’nın 555 yıllık sokaklarında tınlayacak tasavvuf müziğinin eskiden yeniye en güzel örneklerini dinlemeye davet ediyor.
Mistik yaklaşımlar temeline oturan ve manevi ve müzikal içselliklerin ön planda şekillendiği bu projenin yaratıcısı olan Şimdi Ensemble, usta arp sanatçısı Şirin Pancaroğlu ve okuyucu ve besteci Bora Uymaz tarafından kuruldu. Ânı yakalamayı, müziği tüm hücreleriyle yaşamayı ve bunu hissettirmeyi amaçlayan topluluk, tüm dinleyicilere müziği kalpleri ile duymayı vadediyor. Şimdi Ensemble’ın Almanya ve Türkiye’de eş zamanlı olarak yayınlanan Eternal Love albümündeki eserlerinden oluşan program, eskiden yeniye ilahi örnekleri sunarken, topluluk üyelerinin bestelerine de yer veriyor. Projenin konuk sanatçısı Fransız Michel Godard ise Orta Çağ’dan bir dini müzik çalgısı olan serpent ve tuba ile topluluğa dahil oluyor.
Yaşadığımız anın farkına varmayı ve değerini anlamayı felsefe edinen topluluk “Şimdi!” diyor ve bu amacı paylaşan herkesi unutulmaz bir konserde buluşmaya davet ediyor.
05.06.2017 Pazartesi, saat: 21:00
La Stravaganza, izleyicilere müzikal ve görsel bir şölen vadediyor…
ENSEMBLE SOQQUADRO ITALIANO
CAUDIO BORGIANNI Direktör
VINCENZO CAPEZZUTO Şan
Konuk topluluk:
CAMERATA STRUMENTALE CITTÀ DI PRATO
İtalya’nın çeşitli şehirlerinden görseller eşliğinde Antonio Vivaldi’nin eserlerine adanmış özel bir proje
Claudio Borgianni & Antonio Vivaldi
Alluminium – Prolog
(İki Keman için Konçerto’dan, RV 522)
Soqquadro Italiano & Antonio Vivaldi
Non ti Lusinghi la Crudeltade – Mantova
(Tito Manlio’dan, RV 738)
Claudio Borgianni & Antonio Vivaldi
Red Burning – Venedik
(Konçerto Fa Majör’den, RV 455)
Claudio Borgianni & Antonio Vivaldi
Eja Mater – Ferrara
(Stabat Mater’den, RV 621)
Gabriele Miracle & Antonio Vivaldi
Dar la Morte a te Mia Vita – Roma
(Tito Manlio’dan, RV 738)
Claudio Borgianni & Antonio Vivaldi
Icarus – Floransa
(Keman Konçertosu’ndan, RV 284)
Simone Prando & Antonio Vivaldi
Vedro con Mio Diletto – Urbino
(Il Giustino’dan, RV 717)
Luciano Orologi & Antonio Vivaldi
Cum Dederit – Napoli
(Nisi Dominus’tan, RV 608)
Claudio Borgianni & Antonio Vivaldi
No More Play? – Bolonya
(Do Majör Konçerto’dan, RV 555)
Claudio Borgianni & Antonio Vivaldi
Fac ut Ardeat – Milano
(Stabat Mater’den, RV 621)
Soqquadro Italiano & Antonio Vivaldi
Stamping Ground – Epilog
(Keman Konçertosu’ndan, RV 187)
Arasız 70’ dakika sürer.
“Her şey mükemmel biçimde organik, iyi kurgulanmış, zevkli ve kusursuz.” Novye Izvestiya
Günümüzün en özgün ve başarılı erken dönem müziği topluluklarından biri olan Soqquadro Italiano, Antonio Vivaldi’nin müziklerine adanan yeni projeleri Stravaganza ile çağımızın yeni sanat anlayışı olan disiplinlerarası sanat etkinliklerine bir yenisini ekliyor. La Stravaganza, Barok konser formatını yeniden ele alarak müziğin de ötesine geçiyor ve tüm sahne öğelerini kapsamak suretiyle, İtalya’yı bir uçtan bir uca kateden bir büyük yolculukta ses, müzik ve görüntü arasında yeni ilişkiler kuruyor.
Vivaldi’nin müziği cazdan elektronik, pop ve metal müziğe birçok uyarlamanın nesnesi olurken Soqquadro Italiano da farklı müzik türleri arasındaki katı sınırı görünmez yapmayı, bununla beraber bünyesinde dans ve teatral öğeleri birleştirmeyi kendisine amaç edinmiş bir topluluk. Kurulduğu 2011 yılından beri barok müzikten caza, geleneksel İtalyan müziğinden popa uzanan geniş repertuvarı ile Gent Festivali, Rotterdam Operadagen, Yaroslavl Uluslararası Bashmet Festivali ve Halle Handel Festivali gibi belli başlı festivallerin konuğu olan bu olağandışı topluluğun yaratıcıları Claudio Borgianni ve Vincenzo Capezzuto da alışılmışın dışındaki kariyerleriyle dikkat çekiyorlar.
Dans ve şan kariyerlerini bir arada sürdüren Vincenzo Capezzuto devamlı konuk sanatçısı olduğu L’Arpeggiata topluluğu ile birçok kayda imza atarken Carnegie Hall, BBC Proms ve Londra Wigmore Hall gibi önemli konser salonlarında ve festivallerde dinleyicilerle buluştu. Amerikalı yazar Donna Leon’un projesi Gondola’da Cecilia Bartoli ve Riccardo Minasi yönetimindeki Il Pomo d’Oro Barok Orkestrası ile bir araya geldi. 1998 yılında ünlü İtalyan şef Riccardo Muti’nin yönlendirmesi üzerine kurulan ve vokal repertuvarının genişliği ile dikkat çeken Prato Şehri Oda Orkestrası’nın Soqquadro
Italiano’ya eşlik edeceği bu konserde, festival izleyicilerini tam anlamıyla bir müzikal ve görsel şölen bekliyor.
07.06.2017 Çarşamba, saat: 21:00
Goldberg Çeşitlemeleri, 7 haziran'da Albert Long Hall'de sizlerle!
VIKINGUR ÓLAFSSON Piyano
Johann Sebastian Bach
Goldberg Çeşitlemeleri, BWV 988
Arasız 85’ sürer.
KONSERE DOĞRU
18.00-18.45 Demir Demirgil Tiyatro Salonu
Cem Say’ın “Dehâ Programlanabilir mi?” başlıklı konuşması
19.00-19.45 Kriton Curi Salonu
Enis Batur’un Goldberg Çeşitlemeleri üzerine konuşması
YEMEK
19.00-20:45 Kennedy Lodge
Yemek biletleri satış ve rezervasyonu 15 Mayıs – 6 Haziran 2017 tarihleri arasında Kennedy Lodge tarafından yapılacaktır. Tel: 0212 359 70 90
“Bach’ta gösterdiği tuşe duyarlılığının aşılması zor” EPTA Journal
“Yaratıcı yetenek açısından çok az piyanist Ólafsson ile boy ölçüşebilir” BBC Music
İlginç bestelenme hikâyesinin yanı sıra Artur Schnabel’den Glenn Gould’a birçok virtüözün göz bebeği olmasıyla da bilinen, çeşitleme sanatının doruk noktası Goldberg Çeşitlemeleri, İzlanda Yılın Müzisyeni Ödülü sahibi, yükselen yıldız piyanist Víkingur Ólafsson’un derin düşünsel yorumunda tınlayacak.
“Piyano çalmak için doğmuş” (New York Sun), “İnanılmaz bir virtüözite, muazzam ve mest edici bir yoğunluk” (The Telegraph) Ólafsson’un kısa dönemde aldığı övgü dolu yorumlardan sadece birkaçı. Julliard mezunu olan Ólafsson’un ünlü bas Kristinn Sigmundsson ile albümü Winterreise 2012 İzlanda Müzik Ödülleri’nde Yılın En İyi Albümü ödülüne layık görüldü; 2015 yılında Deutsche Grammophone için Stravinski’nin tüm solo eserlerini kaydettiği albüm eleştirmenlerden tam not aldı. Konser sahneleri dışında birçok yenilikçi projeye imza atan Ólafsson’un işbirliği yaptığı besteciler arasında ise Philip Glass, Mark Simpson ve Daníel Bjarnason gibi isimleri saymak mümkün. Şubat 2016’dan beri İsveç Vinterfest’in sanat direktörlüğünü yürüten Ólafsson, kurucusu olduğu Reykjavík Midsummer Music’in direktörlüğü görevine de halen devam etmekte. 2016/17 konser sezonu programında NDR Elb Filarmoni Orkestrası ile bir dünya prömiyeri, Los Angeles Filarmoni, İzlanda Senfoni Orkestrası ve MDR Senfoni Orkestrası ile konserlerin yanı
sıra Viyana Konzerthaus ve Hamburg Elb Filarmoni’deki resitalleri dikkati çekmekte.
Bach’ın dehasını bir kez daha gözler önüne seren Goldberg Çeşitlemeleri’nin yorumlanacağı bu konser bestecinin müzikal mirasına ve insanın yaratıcı zekâsına adeta bir saygı niteliğinde.
08.06.2017 Perşembe, saat: 20:00
Festival Buluşması, 8 Haziran'da sizlerle birlikte…
HANDE KÜDEN Keman
ERKİN ONAY Keman
JANO LISBOA Viyola
EFDAL ALTUN Viyola
CHRISTIAN POLTERA Viyolonsel
DORUKHAN DORUK Viyolonsel
FORA BALTACIGİL Kontrbas
GÜLRU ENSARİ Piyano
Johannes Brahms
Yaylı Çalgılar için Altılı No. 1 Si bemol Majör, op. 18
Franz Schubert
Piyanolu Beşli La Majör, D. 667 “Alabalık”
Ara dahil 100’ sürer.
KONSERE DOĞRU
19.00-19.45 Üst Fuaye
Nilüfer Kuyaş’ın “Romantizmden Modernizme” başlıklı konuşması
Birbirinden yetenekli sanatçıları tümüyle festivale özel projelerde bir araya getiren Festival Buluşmaları, tekrarı olmayacak bir müzik deneyimi sunmak üzere bir kez daha karşınızda.
Eylül 2016’da DSO Berlin konzertmeister yardımcılığına getirilen kemancı Hande Küden ile Berlin Filarmoni ve New York Filarmoni’deki solo kontrbas görevlerinden sonra 2014/15 sezonu itibarıyla Münih Filarmoni Orkestrası’nın kontrbas grup şefi olan Fora Baltacıgil ve Bonn Beethovenhaus, Zürih Tonhalle, Bozar-Brüksel dahil önemli müzik merkezlerinde sahneye çıkan piyanist Gülru Ensari bu buluşmaya Almanya’dan katılan genç kuşak Türk sanatçılarımız. Eğitimini Norveç’te sürdüren çellist Dorukhan Doruk da Verbier, Schleswig-Holstein gibi önemli festivallere konuk oluyor.
Buluşmaya Türkiye’den katılan sanatçılar ise Ankara Devlet Opera ve Balesi'ndeki konzertmeisterlik görevinin yanı sıra resitaller ve oda müziği konserleri veren kemancı Erkin Onay ile Borusan Quartet’in üyesi olarak yurtiçi ve yurtdışında konserlerine devam eden viyolacı Efdal Altun.
Bu büyük buluşmanın yabancı konukları Münih Filarmoni Orkestrası’nın viyola grup şefi Jano Lisboa ile ünlü viyolonselci Christian Poltéra. Solist olarak Viyana Senfoni, BBC Filarmoni, Los Angeles Filarmoni, Leipzig Gewandhaus gibi önemli orkestralar ile konserler veren Poltéra, BBC Proms, Lucerne, Berlin ve Viyana Festivallerinin beğenilen konuklarından. Her bir sanatçının müzikal dili Brahms ve Schubert’in oda müziği eserlerinde iç içe geçecek; siz festival dinleyicilerine ise bu diyaloğun tadını çıkartmak kalacak.
09.06.2017 Cuma, saat: 20:00
St. Petersburg Rus Oda Filarmonisi: "Sol Elim", Aya İrini Müzesi'nde!
ST. PETERSBURG RUS ODA FİLARMONİSİ
JURI GILBO Şef
HÜSEYİN SERMET Piyano
VASSILIS VARVARESOS Piyano
Igor Stravinsky
Pulcinella Süiti
Maurice Ravel
Sol El için Piyano Konçertosu ∆
Sergey Prokofiev
Sol El için Piyano Konçertosu No. 4, op. 53 ◊
Alexander Borodin
Prens Igor operasından Polovtsian Dansları
Ara dahil 105’ sürer.
KONSERE DOĞRU
19.00-19.45 Ön Avlu
Aydın Büke’nin “Paul Wittgenstein için Konçertolar” başlıklı konuşması
“En etkileyici olan Sermet’in duyarlılığı ve farklı dokulara ışık tutacak şekilde tonunu çeşitlendirebilme becerisiydi.” International Piano
“Özellikle zevk aldığım şey virtüözite ile müzikalite arasında kurduğu denge… Varvaresos ne çalarsa çalsın, her zaman gerçekten güzel oluyor.” BBC Music
“[Rus Oda Filarmonisi] Müzik sanki içeriden çalınıyormuş gibi duyuluyordu – sanki insanın ruhundan geliyordu.” Frankfurter Allgemeine Zeitung
“Juri Gilbo ve orkestrası müziğe Rus ruhlarını kattılar ve Almanların kalplerinin kazandılar. Unutulmaz bir konser!” Oberbergische Volkszeitung
St. Petersburg Rus Oda Filarmonisi’nin gerçekleştireceği iki konserden ilki Aya İrini Müzesi’nin tarihi dokusunda son derece sıradışı bir öykünün peşinde cesaret ve umut dolu bir yolculuğa çıkıyor. Avusturyalı piyanist Paul Wittgenstein I. Dünya Savaşı’nda sağ kolunu kaybettikten sonra pes etmedi. Sibirya’da kaldığı esir kampında ve sonrasında yeni çalma teknikleri üzerinde çalışarak beş parmakla çalması imkânsız sayılabilecek akorları çalabilir hale geldi. Piyano eserlerini sadece sol el için yeniden düzenleyen Wittgenstein için pek çok besteci de eserler yazdı. Bu eserlerden biri olan Ravel’in Sol El için Piyano Konçertosu 30 yılı aşan kariyeri boyunca 5 kıtada sayısız resitale, önemli orkestralar ve şeflerle konserlere imza atmış olan ve ışık ve gölge oyunlarıyla bezeli izlenimci müziğin tartışmasız en iyi yorumcularından Hüseyin Sermet’in akıcı, parlak ve güçlü yorumunda tekrar hayat bulacak.
Müzikalitesi ve virtüözitesi arasında kurduğu dengeyle müzik otoritelerinin övgülerini toplayan, prestijli George Enescu Piyano Yarışması’nın 2014 birincisi Vassilis Varvaresos kuşağının en gelecek vadeden piyanistleri arasında gösteriliyor. Türkiyeli dinleyiciler ile ilk defa bu konserde bir araya gelecek olan Yunan piyanist, Wittgenstein adına yazılan bir diğer eser olan Prokofiev’in 4 Numaralı Sol El için Konçertosu’nu yorumlayacak.
St. Petersburg Konservatuvarı’nın mezunları tarafından kurulan St. Petersburg Rus Oda Filarmonisi, yüksek disiplin ve virtüözite içeren bir ekolü temsil etmekle kalmıyor, üstlendiği bu önemli misyona yüksek hassasiyet ve kendine özgü tınısını ekleyerek uluslararası konser salonları ve festivallerin aranan konukları arasında sayılıyor. Schleswig-Holstein, Rheingau ve Beyrut Al Bustan Festivallerinin konuğu olan topluluğun 1998’den beri müzik direktörlüğünü üstlenen Rusya’nın en önemli şeflerinden Juri Gilbo’nun yönetiminde gerçekleştirdiği son kaydı eleştirmenlerin büyük beğenisini kazanırken Gramophone dergisi tarafından Editörün Seçimi Ödülü’ne layık görüldü.
10.06.2017 Cuma, saat: 20:00
St. Petersburg Rus Oda Filarmonisi, ikinci konserinde çellist Alexandre Kniazev ile buluşuyor.
ST. PETERSBURG RUS ODA FİLARMONİSİ
JURI GILBO Şef
ALEXANDRE KNIAZEV Viyolonsel
Dmitri Shostakovich
Festive Uvertürü La Majör, op. 96
Edward Elgar
Viyolonsel Konçertosu Mi minör, op. 85
Johannes Brahms
Senfoni No. 3 Fa Majör, op. 90
Ara dahil 105’ sürer.
KONSERE DOĞRU
19.00-19.45 Ön Avlu
Ercüment Cengiz’in “Roman Sanatı Resim midir, Müzik mi?” başlıklı konuşması
“Kniazev yüksek müzikal algıya, özgün düşünce tarzına ve erişilmesi zor teknik seviyeye sahip bir sanatçı”
BBC Music
“[Rus Oda Filarmonisi] Müzik sanki içeriden çalınıyormuş gibi duyuluyordu – sanki insanın ruhundan geliyordu.” Frankfurter Allgemeine Zeitung
“Juri Gilbo ve orkestrası müziğe Rus ruhlarını kattılar ve Almanların kalplerinin kazandılar. Unutulmaz bir konser!” Oberbergische Volkszeitung
45. İstanbul Müzik Festivali tüm müzikseverleri St. Petersburg’un en önemli müzik elçilerinden biri olarak tanınan St. Petersburg Rus Oda Filarmonisi ile efsane çellist Rostropoviç’in vârisi olarak gösterilen Alexandre Kniazev’in buluşacağı bu konsere davet ediyor.
Gerek viyolonsel gerekse org virtüözü olarak saygın bir kariyere imza atan sıradışı sanatçı Alexandre Kniazev uluslararası konser salonları ve festivallerin aranan konukları arasında. IX. Çaykovski Yarışması’nda yakaladığı başarının ardından Floransa Cassado Yarışması’ndan da birincilikle dönen Kniazev şimdi ise bu yarışmaların jüri koltuğunda oturuyor. Kayıtları ile ECHO Klassik, Diapason d’Or ve Gramophone ödüllerinin sahibi olan çellist, Paavo Järvi, Kurt Masur ve Mstislav Rostropoviç gibi şefler yönetiminde BBC Senfoni, Viyana Senfoni ve Kraliyet Filarmoni Orkestralarıyla unutulmaz konserler verdi. Kniazev’in müzikal hassasiyeti ve yüksek teknik seviyesi Rus çellisti oda müziğinde de vazgeçilmez kılıyor. Sanatçı, Maria-João Pires, Evgeny Kissin, Vadim Repin ve Boris Berezovsky’nin de aralarında bulunduğu birbirinden değerli müzisyenlerle Lugano Festivali, Amsterdam Concertgebouw, Wigmore Hall ve Salzburg Festivali’ne düzenli konuk oluyor.
Rus ekolüne özgün yoğun anlatım, virtüözite ve Rus yaylıları tınısını bünyesinde barındıran, ünü kendi şehrini aşarak uluslararası seviyeye ulaşan St. Petersburg Rus Oda Filarmonisi, Pablo Casals, Paul Tortelier ve Yo-Yo Ma da dahil virtüözlerin vazgeçilmezi olan, Jacqueline du Pré’nin unutulmaz yorumuyla hafızalara kazınan, viyolonsel repertuvarının temel taşlarından Elgar Viyolonsel Konçertosu’nda Kniazev’e eşlik edecek; müzikseverler ise uzun süre akıllardan çıkmayacak bir konserin keyfine varacaklar.
10 Haziran Cumartesi, 11:00, bomontiada
HAFTA SONU KLASİKLERİ –II
GÜLRU ENSARİ piyano
HERBERT SCHUCH piyano
Johannes Brahms
Valslerden seçmeler op. 39
Paul Hindemith
8 Vals op. 6 "Ormandaki Üç Güzel Kız"
Franz Schubert
Fa minör Fantezi D 940
La minör Allegro, D 947 "Hayatın Fırtınaları"
Özkan Manav
İki Anadolu Ezgisi
– Kesik Çayır Biçilir mi?
– Ay Nare Nare
Arasız 70' dakika sürer.
* Konser mekânında restoran ve kafeler mevcuttur.
İstanbullu müzikseverleri hafta sonuna aileleri ve dostlarıyla açık havada müziğin keyfine vararak başlamaya davet eden Hafta Sonu Klasikleri, ilk kez bomontiada'da! Geçtiğimiz festivalde Beethoven Akademi Orkestrası eşliğindeki performansıyla dinleyicileri büyüleyen yıldız piyanist Herbert Schuch bu festivalde bir sürpriz yaparak piyanist eşi Gülru Ensari ile birlikte Hafta Sonu Klasiklerinde dinleyicilerle buluşacak. Günümüzün en uyumlu piyano ikililerinden, uluslararası festivallerin gözde konukları Herbert Schuch ve Gülrü Ensari, bu güzel Haziran sabahında Almanya'dan Türkiye'ye kâh neşeli kâh duygusal bir müzikal yolculuğa çıkacak.
Solistlik kariyerinin yanı sıra oda müziğine de önem veren Ensari, Gautier Capuçon, Herbert Schuch, Ilya Gringolts gibi dünyaca ünlü müzisyenlerle aynı sahneyi paylaşıyor. Albümleri iki yıl üst üste ECHO Klassik ödülü kazanan Herbert Schuch, Londra Filarmoni'den Mariinsky Orkestrası'na, DSO Berlin'den Tokyo NHK Senfoni'ye büyük orkestralarla çalmakta; Kissinger Sommer, Rheingau, Ruhr ve Salzburg gibi festivallere konuk olmakta.
Piyano ikilisi olarak konserlerine devam eden Herbert Schuch ve Gülrü Ensari, 2016/17 sezonunda Milano MiTo Festivali, Torino, Salzburg ve Köln Filarmoni'nin konuğu olacaklar.
ÜCRETSİZDİR.
11.06.2017 Pazar Saat: 20:00
Çellistanbul Berlin Filarmoni’nin çellistleriyle buluşuyor!
ÇELLİSTANBUL
Melih Kara
Murat Berk
Ediz Şekercioğlu
CELLO4BERLIN
(Berlin Filarmoni Orkestrası üyeleri)
David Riniker
Knut Weber
Martin Menking
Stephan Koncz
Konuk sanatçılar:
DORUKHAN DORUK Viyolonsel
BURCU HANCI Soprano
Konuk sanatçılar
Dorukhan Doruk Viyolonsel
Burcu Hancı Soprano
Johann Sebastian Bach
“Jesu meine Freude”
Gabriel Faure
Pavane
Sicilienne, op. 80 No.3
George Bizet
Carmen Fantezi
Heitor Villa-Lobos
Bachianas Brasileiras No. 1
Max Bruch
Kol Nidrei, op. 47
Antonín Dvořák
“Lasst Mich Allein”, op.82 No.1
Piotr Ilyich Tchaikovsky
Melodi, op. 42 No. 3
François Schubert
L’Abeille, op. 13 No. 9
Léo Delibes
Lakme operasından Çiçek Düeti
Dmitri Shostakovich
Vals No. 2
Alexander Glasunov
Melodi
Heitor Villa-Lobos
Bachianas Brasileiras No. 5
Ara dahil 105’ sürer.
KONSERE DOĞRU
19.00-19.45 Ön Avlu
Tuna Kiremitçi’nin “Çello Sevgisi” başlıklı konuşması
Berlin Filarmoni Orkestrası’nın viyolonsel dörtlüsünü Çellistanbul ile buluşturan bu konserde festival dinleyicileri sekiz viyolonselin güçlü, derin ve estetik tınısının tadını çıkaracaklar.
Dünyanın en iyi orkestralarından biri kabul edilen Berlin Filarmoni’nin viyolonsel grubunu oluşturmalarının yanı sıra, kurdukları Berlin Filarmoni’nin 12 Çellisti ile bağımsız bir topluluk olarak ilerleyen seçkin müzisyenler, sergiledikleri uyum, müzikal derinlik ve tartışmasız virtöüziteleriyle günümüz klasik müzik dünyasının olmazsa olmazlarından. İki defa ECHO Klassik ödülünü kazanan topluluğun dört üyesi, Cello4Berlin adı altında kurdukları yeni topluluklarıyla klasikten caza, tangodan avangard müziğe dokundukları her alana kaliteleri ile imza atmaya devam ediyorlar.
2002 yılında Murat Berk tarafından kurulan Çellistanbul, Türkiye’nin dört bir yanında dinleyicilerle buluştu; İstanbul Müzik Festivali’nin yanı sıra Eskişehir, D-Marin ve Kıbrıs Müzik Festivallerine konuk oldu. Adeta bir mozaiği andıran repertuvarları ile Julian Lloyd Webber, Xavier Phillips, soprano Pervin Çakar gibi solistlerle konserler veren topluluk, Moskova’da Nazım Hikmet’in 50. ölüm yıl dönümünde mezarında çalmış olmanın gururunu da taşıyor.
12.06.2017 Pazartesi: saat: 21:00
Mozart’tan Ellington’a, Aya İrini Müzesi'nde meraklılarıyla buluşuyor.
GENEVA CAMERATA
DAVID GREILSAMMER Şef & Piyano
YARON HERMAN Piyano
Wolfgang Amadeus Mozart
Piyano Konçertosu No. 12 La Majör, KV 414
Henry Purcell / Yaron Herman
Periler Kraliçesi operasından Süit & Purcell Transformasyonu
Wolfgang Amadeus Mozart / Yaron Herman
Piyano Konçertosu No. 14, KV 449: Andantino & caz emprovizasyon
Jean-Philippe Rameau
Platée operasından Fırtına, Les Indes Galantes operasından Afrikalı Köleler, Les Boréades operasından Kadril ve Rondo
Jean-Philippe Rameau / Yaron Herman
Kadril ve Rondo üzerine caz emprovizasyon
Yaron Herman
Mojo
Marin Marais / Yaron Herman
Le Rebadinage
Tüm caz düzenlemeleri Massimo Pinca ve Jonathan Keren tarafından yapılmıştır.
Arasız 85’ sürer.
“Muhafaza etmek istediğim bir şey varsa o da bu müziğin doğaçlamaya, özgürlüğe, risk alma imkânına ve deneme cesaretine dayanan özüdür. Bu hislerle yapılan müziğin bize sunduğu keyfi asla unutmamalıyız” Yaron Herman
“Müzik tarzları arasında köprüler kurmak!” Günümüzün en ilgi uyandıran caz piyanistlerinden Yaron Herman, Geneva Camerata ile kurguladıkları ezber bozan projelerinin çıkış noktasını bu cümleyle açıklıyor. Müzikal sınırları keşfetme aşkıyla bir araya gelen genç ve virtüöz müzisyenlerden oluşan Geneva Camerata (GECA) ve şefi David Greilsammer yenilikçi ve maceraperest piyanist Yaron Herman ile güçlerini birleştiriyor; Barok’tan Klasik Dönem’e, çağdaş müzikten caza uzanan köprüler kuruyorlar.
Kazandığı ödüllerle taçlandırılmış müzikalitesi ve tekniğinin yanı sıra geliştirdiği emprovizasyon felsefesi ve teorisi ile de kendini kanıtlamış Yaron Herman, alışılagelmiş müzik normları ve performanslarının dışına çıkabilen, her konseri ile tekrarı olmayan bir müzik deneyimi yaşatan ender piyanistlerden. İlerici ve deneysel icralarıyla müzik türleri arasında esnek bir bağ yaratan Herman o nedenledir ki günümüzün en şaşırtıcı piyanistlerinden biri olarak anılıyor. Choc Jazzman, Disque d'émoi Jazz Magazine ve Victoires du Jazz ödüllerinin sahibi Yaron Herman 2012 Montreux Caz Festivali jüri başkanlığı ve 2014 Montreux Caz Akademisi danışmanlığı görevlerini üstlendi.
New York Times’ın, “Scarlatti: Cage: Sonatlar” resitalini yılın en önemli on müzik olayından biri olarak gösterdiği David Greilsammer 2013’ten beri Geneva Camerata’nın müzik ve sanat direktörlüğünü sürdürüyor. Konser sezonu boyunca, Emmanuel Pahud, Andreas Scholl, Patricia Kopatchinskaja, Daniel Hope, Christian Tetzlaff gibi prestijli müzisyenlerle bir araya gelen orkestra, performanslarını modern dans, tiyatro, video ve görsel sanatlarla birleştirerek disiplinlerarası projeler sunuyor.
13.06.2017 Salı, saat: 20:00
Yıldızlarla Oda Müziği, 13 Haziran'da K. Süreyya Operası'nda!
TEDI PAPAVRAMI Keman
XAVIER PHILLIPS Viyolonsel
FRANÇOIS-FRÉDÉRIC GUY Piyano
Johannes Brahms
Keman Sonatı No. 3 Re minör, op. 108
Felix Mendelssohn
Viyolonsel Sonatı No. 2 Re Majör, op. 58
Ludwig van Beethoven
Piyanolu Trio No. 7 Si bemol Majör, op. 97 “Arşidük”
Ara dahil 110’ sürer.
45.İstanbul Müzik Festivali klasik müziğin yıldızlarını festival dinleyicileriyle buluşturmaya devam ediyor: Virtüözitesiyle nefes kesen Tedi Papavrami, efsane çellist Rostroproviç’in gözbebeği Xavier Phillips ve ünlü Beethoven yorumcusu piyanist François-Frédéric Guy festivalde bir araya geliyor.
Dâhi çocuk olarak kariyerine başlayan, teknik ustalığı ve derin müzikalitesiyle övgüler toplayan Tedi Papavrami, Bavyera Radyo Senfoni ve Bamberg Senfoni gibi dünyanın belli başlı orkestraları eşliğinde verdiği konserlerin yanı sıra Martha Argerich, Maria João Pires, Gary Hofmann gibi klasik müziğin efsane isimleriyle birlikte oda müziği yapıyor. Aynı zamanda ödüllü bir çevirmen, yazar, aktör ve eğitmen kimliğiyle tanınan Papavrami’nin dilimize de çevrilen Solo Keman için Füg adlı bir otobiyografik çalışması da bulunuyor.
Uluslararası Çaykovski ve Rostropoviç Yarışması da dahil olmak üzere birçok uluslararası yarışmada ödül kazanan çellist Xavier Phillips, dikkatini çektiği efsane çellist Mstislav Rostropoviç’in desteğiyle La Scala Filarmoni, Mariinsky Orkestrası, New York Filarmoni ve Chicago Senfoni Orkestrası ile verdiği konserlerle müzik dünyasına adım attı. Valery Gergiev, Riccardo Muti, Kurt Masur ve daha nice şeflerle birlikte çalışan ve 2015 Grammy adaylığı bulunan Phillips, kayıtları ile Le Monde de la Musique Choc ve Grand Prix du Disque ödüllerinin sahibi oldu.
Alman Romantikleri’nin, fakat bilhassa Beethoven’ın usta yorumcusu François-Frédéric Guy Beethoven’ın 32 piyano sonatının tümünü kaydetti. Guy, Bonn Beethoven Festivali, Printemps des Arts de Monte‐Carlo ve Varşova Chopin Festivallerinin düzenli konukları arasında. Paris Orkestrası, Londra Filarmoni ve Lüksemburg Filarmoni gibi seçkin orkestralarla çalan Guy, son yıllarda verdiği konserlerde hem yorumcu hem de şef olarak yer alıyor.
2012'de Beethoven projesi için bir araya gelen üçlü, o günden beri birlikte oda müziği ve kayıt çalışmalarına devam etmekte, uluslararası basında övgü dolu yorumlarla yer almakta. Geçtiğimiz senelerde festivalin konuğu olan ve unutulmayan bir konser veren üç yıldız, bir kez daha festival izleyicileriyle buluşuyor.
****
Ünlü lied yorumcusu Matthias Goerne ile Schubert Liedler, K. Süreyya Operası'nda sizlerle…
MATTHIAS GOERNE Bariton
EBÈNE QUARTET
Pierre Colombet Keman
Gabriel Le Magadure Keman
Adrien Boisseau Viyola
Raphaël Merlin Viyolonsel
LAURÈNE DURANTEL Kontrbas
Wolfgang Amadeus Mozart
Yaylı Çalgılar Dörtlüsü No. 15, KV 421
Ludwig van Beethoven
Yaylı Çalgılar Dörtlüsü No. 11, op. 95 “Quartetto Serioso”
Franz Schubert (düz. R. Merlin)
Die Götter Griechenlands, D 677
Atys, D 585
Der Jüngling und der Tod, D 545
Der Tod und das Mädchen, D 531
Der Liebliche Stern, D 861
Auf dem Wasser zu singen, D 774
Im Grünen, D 917
An den Mond, D 296
Ara dahil 120’ sürer.
KONSERE DOĞRU
19.00-19.45 Üst Fuaye
Küçük İskender’in “Şiir ve Şarkı” başlıklı konuşması
“Matthias Goerne tam anlamıyla ideal bir lied yorumcusu.” New York Times
“Goerne’nin alametifarikası olan yoğunluğu burada da büyüledi.” Bachtrack
“Güzel, dolgun ve esnek baritonunu kendisini öne çıkarmak için değil, dinleyicilerini her şarkının doğrudan kalbine götürmek için kullanan büyük bir lied şarkıcısı” Los Angeles Times“
Baritonlar ve basbaritonlar arasında o artık kendi başına bir sınıfa mensup.” The Arts Desk
“Quatuor Ebène’den daha karakter sahibi bir dörtlü var mı? Mükemmel düzeyde etkili icraları olmadığını gösteriyor.” The Times
“Nadir bulunan bir anlayışa ve iletişiminde zarafete sahip bir dörtlü” The Strad
“Quatuor Ebène icrasının adanmışlığı ve fiziksel etkisi açısından rakiplerini geride bırakıyor.” BBC Music
“Ensenizdeki tüyleri ayağa kaldıran bir icra” The Telegraph
45. İstanbul Müzik Festivali, usta Schubert yorumcusu Matthias Goerne ve benzersiz enerjisi ile Ebène Quartet’in yeni bir düzenlemeyle sunacakları Schubert lied’lere ev sahipliği yapacak. New York Times’ın “Kolaylıkla caz orkestrasına dönüşebilen bir yaylı çalgılar dörtlüsü” olarak nitelendirdiği Ebène Quartet Fiction albümünde Stacey Kent ve Luc Casal’ın yanı sıra film yıldızı Fanny Ardant ile işbirliği yaparken Philippe Jaroussky ile kaydettiği lied albümü ile ise 2016 BBC Music Magazine ödülünü kazandı.
Gramophone, ECHO Klassik, Victoire de la Musique ve Midem Klasik ödüllerinin de sahibi topluluğun 2016/17 sezonunda merakla beklenen konserleri arasında Hamburg Elb Filarmoni, Lüksemburg Filarmoni, Carnegie Hall’un yanı sıra Salzburg ve Gstaad Menuhin Festivalleri dikkat çekmekte.
Geniş repertuvarı, tonunun dolgunluğu ve yumuşaklığı ile alanının en çok aranılan isimlerinden olan bariton Matthias Goerne, saygın festivallerin ve aralarında Covent Garden, Metropolitan Operası’nın da bulunduğu önemli sahnelerin düzenli konuğu. Amsterdam Concertgebouw, Londra Filarmoni ve Gewandhaus gibi orkestralarla konserlerin yanı sıra önemli piyanistlerle işbirliği içinde olan Goerne’nin kayıtları Grammy, ECHO Klassik ve ICMA ödüllerini kazanırken Schubert liedleri seslendirdiği 12 CD’lik serisi vokal müziğin mihenk taşları arasında yerini aldı.
2016 yılında aynı projeyle başarılı bir kayıt gerçekleştiren Ebène Quartet ve Matthias Goerne’ye Academie de Contrebasse’ın kurucusu ünlü kontrbasçı Laurène Durantel’in de katılacağı bu konser tüm oda müziği ve lied severler için kaçırılmaması gereken bir müzikal buluşma.
***
15.06.2017 Perşembe, saat:20:00
FAZIL SAY Piyano
Sıradışı piyanist Fazıl Say, 45. İstanbul Müzik Festivali’nde!
Claude Debussy
1. Defter’den 6 Prelüd
Ulvi Cemal Erkin
6 Prelüd
Ahmed Adnan Saygun
Piyano için Sonatin, op.15
Frédéric Chopin
Noktürnler, op. 9
Noktürn Mi minör, op. posth. 72 No. 1
Noktürn No. 20 Do diyez minör, op. posth.
Noktürn No. 21 Do minör, op. posth.
Ara dahil 95’ sürer.
“bir dâhi” Le Figaro
“21. yüzyılın en önemli sanatçılarından biri” Culture Kiosque
“Sıradışı” teması etrafında kurgulanan 45. İstanbul Müzik Festivali sıradışı bir sanatçıyı konuk ediyor: Fazıl Say. 25 yılı aşkın bir süredir, giderek daha karmaşık şekilde yapılanan klasik müzik dünyasında tüm müzikseverlere eşine ender rastlanan bir şekilde dokunabilen Fazıl Say’a geçtiğimiz günlerde sunulan İnsan Hakları, Barış, Özgürlük, Yoksullukla Mücadele ve Kaynaştırma için Beethoven Ödülü sanatçının müzikal misyonunu uluslararası düzeyde bir kez daha teyit eder nitelikte.
Le Figaro gazetesinin 21. yüzyılın en büyük sanatçılarından biri olarak gösterdiği Say, gerek icracı gerekse besteci olarak beş kıtada sayısız ülkeye konuk olurken Amerika, Avrupa ve Asya’nın tanınmış tüm orkestraları ve önde gelen şefleriyle konserler veriyor. Sanatçının geniş repertuvarı Bach’tan Viyana Klasikleri’ne,
Romantikler’den kendi bestelerinin de arasında bulunduğu çağdaş eserlere kadar uzanıyor. Yorumcu ve besteci kimliğiyle Dortmund Konzerthaus, Berlin Konzerthaus, Hessischer Rundfunk ve son olarak da 2015/16 sezonunda Alte Oper Frankfurt’ta yerleşik sanatçı ünvanıyla konserler veren Say, Schleswig-Holstein Müzik Festivali’nden Rheingau Müzik Festivali’ne, Bodensee’den, Paris, Tokyo, Hamburg’a çeşitli festivallerin ve adına yapılan etkinliklerin odak noktasında yer aldı. Övgülerle karşılanan albümleri Le Monde de la Musique, Diapason d’Or, Le Monde ve üç ECHO Klassik de dahil olmak üzere pek çok ödül kazandı. Salzburg, Gstaad, Verbier festivallerinin sürekli konuğu olan sanatçının 2017 programında Champs-Elysées Tiyatrosu, Viyana Konzerthaus,
Amsterdam Concertgebouw ve Berlin Filarmoni Salonu gibi seçkin merkezlerde vereceği resitaller de yer alıyor. Festival dinleyicileri Fazıl Say’ı 2015’teki Mozart Maratonu’ndan sonra bu sefer Chopin, Erkin, Debussy ve Saygun’un eserlerinden oluşan bir programla dinleme şansı bulacaklar.
***
16.06.2017 Cuma, saat: 20:00
Philip Glass’ın en yeni senfonisi, 45. İstanbul Müzik Festivali’nde!
BORUSAN İSTANBUL FİLARMONİ ORKESTRASI
SASCHA GOETZEL Şef
MARI SAMUELSEN Keman
HÅKON SAMUELSEN Viyolonsel
Philip Glass
Senfoni No. 11 *
Keman ve Viyolonsel İçin İkili Konçerto **
Ara dahil 85’ sürer.
* İstanbul Müzik Festivali, Bruckner-Linz Orkestrası, Liverpool Kraliyet Orkestrası, Queensland Senfoni Orkestrası ortak siparişi, Türkiye prömiyeri.
** Türkiye prömiyeri.
Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası İstanbul Müzik Festivali Yerleşik Orkestrası’dır.
KONSERE DOĞRU
19.00-19.45 Ön Avlu
Aykut Köksal’ın “Modernizm Sonrası ve Müzik: Yinelemenin Dayanılmaz Cazibesi” başlıklı konuşması
“Glass’ın yeni senfonisi, önceki 8 ve 9 numaralı senfonileriyle yakından ilişkili. Onlar senfonileri içindeki en iyi ikisiydi ve Salı akşamı [dünya prömiyerinde] insan, 11.’nin hepsinin en iyisi olduğunu düşünmeden edemiyordu.” New York Classical Review
“[Samuelsenler] en yüksek sanatsal standartları girişimci bir ruh, coşku ve dürtüyle birleştirerek klasik müziği olabildiğince geniş bir dinleyici kitlesine sunan projeler yaratıyorlar.” Record Review
“[BİFO] klas, coşkulu bir topluluk ve Sascha Goetzel dört dörtlük bir şovmen” The Guardian
2011’den beri önde gelen yerli ve yabancı bestecilere verdiği eser siparişleriyle klasik müzik repertuvarının zenginleşmesine büyük katkıda bulunan İstanbul Müzik Festivali, klasik müzikte yeni bir dönem başlatan ve 2017 yılında 80. yaşını kutlayan Philip Glass’ın 11. Senfonisi ile Keman ve Viyolonsel İçin İkili Konçertosu’nun Türkiye’deki ilk seslendirilişlerini gerçekleştireceği baştan sona bir prömiyer akşamı sunuyor.
Philip Glass sadece Amerika’nın değil, tüm dünya çapında bugün yaşayan en ünlü klasik müzik bestecilerindendir. Opera evlerinde, konser salonlarında, dans sahnesinde, popüler müzikte ve sinema dünyasında aynı anda ve farklı kuşaklardan dinleyicilere hitap edebilmiş ilk bestecidir. Operaları, senfonileri ve oda müziği eserlerinin yanı sıra Allen Ginsberg’den Woody Allen’a, Paul Simon’dan David Bowie’ye ve Doris Lessing’e uzanan işbirlikleriyle Philip Glass çağımızın müzikal ve entelektüel
hayatı üzerinde sıradışı ve benzersiz bir etki yaratmıştır. Saatler ve Martin Scorcese’nin Kundun filmi dahil, pek çok filme yazdığı müziklerle Akademi Ödülleri ve Golden Globe’a defalarca aday gösterilmiştir.
2016/17 sezonu MDR Senfoni Orkestrası yerleşik sanatçıları Norveçli iki kardeş Mari ve Håkon Samuelsen, yaratıcı ve yenilikçi yorumlarında sergiledikleri virtüözite ile geniş bir kitleye hitap ederek Carnegie Hall, Champs-Elysées Tiyatrosu, Berlin Konzerthaus, Prag Smetana Konser Salonu, Amsterdam Concertgebouw ve Kremlin Salonu gibi önemli konser salonlarının konuğu oldular. İkilinin, içinde Oscar ödüllü besteci James Horner’in ikili için yazdığı Pas de Deux isimli konçertonun da bulunduğu albümü Norveç popüler müzik listelerinde doğrudan bir numaraya yükseldi; uluslararası basında övgü dolu yorumlar aldı.
Sanat yönetmeni ve sürekli şefi Sascha Goetzel yönetiminde çalışmalarını sürdüren, 15 yıldır yıldız solistlerle verdiği konserlerle Türkiye’nin sanat hayatının nabzını tutan Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası da bu prömiyer akşamında sahnedeki yerini alacak.
****
17.06.2017 Cumartesi, saat: 18:00
Festival Genç Solistini Sunar
Geleceğin yıldızlarını festivalde keşfedin!
DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ SENFONİ ORKESTRASI
HAKAN ŞENSOY Şef
Solist viyola branşındaki ulusal seçmenin ardından açıklanacaktır.
Program ulusal seçmenin ardından açıklanacaktır.
Dünyanın en seçkin müzisyenlerini festival dinleyicileri ile buluşturan İstanbul Müzik Festivali, gelecek vadeden genç yeteneklerimizi sizlerle keşfetmeye kaldığı yerden devam ediyor. Dinleyicilere yeni yetenekler keşfetmenin hazzını yaşatırken genç müzisyenlere de ulusal ve uluslararası sahnelerin kapılarını aralama şansı sunan Festival Genç Solistini Sunar projesi, yapılacak ulusal seçmelerde Türkiye’nin dört bir yanında ve yurtdışında eğitimlerini sürdüren 24 yaş altı viyolacılar arasından
belirlenecek solisti konuk etmeye hazırlanıyor.
Sahneyi solistiyle olduğu gibi orkestrasıyla da gençlere bırakan bu konserde genç solistimize Dokuz Eylül Üniversitesi Senfoni Orkestrası (DESO) deneyimli şef Hakan Şensoy yönetiminde eşlik edecek. 2001 yılında Türkiye’nin devlet üniversitesi bünyesinde kurulmuş ilk orkestrası olarak çalışmalarına başlayan DESO, geride bıraktığı on altı sene içerisinde Tadeusz Strugała, Howard Griffiths, Antonio Pirolli, Rengim Gökmen, Naci Özgüç, İbrahim Yazıcı, Cem Mansur gibi değerli şeflerle çalışırken Alexander Rudin, Alexander Markov, İdil Biret, Suna Kan, Fazıl Say, Gülsin Onay’ın da aralarında bulunduğu nice solisti ağırladı.
Uluslararası keman kariyerinin yanı sıra orkestra şefi olarak Sholomo Mintz, Raphael Walfisch, Fazıl Say, Milos, Cihat Aşkın, Ryu Goto ve Tedi Papavrami gibi solistlerle çalışmış olan Hakan Şensoy ise Milli Reasürans Oda Orkestrası kurucularından olup İstanbul Oda Orkestrası ve Filarmonia İstanbul topluluğunun kurucusu ve genel müzik direktörüdür. Şensoy 2015 yılı itibariyle Karşıyaka Belediyesi Oda Orkestrası Müzik Direktörlüğü görevini de üstlenmiştir.
15.yüzyıla uzanan tarihi ile en köklü enstrümanlardan biri olan, Bach ile “Rönesans”ını yaşayan, Hindemith ile yeni bir yüz kazanan viyola, bu konserle tekrar orkestra önündeki yerini alacak, yoğun ve derin tınısıyla genç solistimizin yorumunda müzikseverlere bir şölen yaşatacak.
18.06.2017 Pazar, saat: 20:00
Opera Gala Konseri Pumeza Matshikiza & İlker Arcayürek
Tekfen Filarmoni Orkestrası 25. yılını yıldız solistlerle kutluyor!
TEKFEN FİLARMONİ ORKESTRASI
AZIZ SHOKHAKIMOV Şef
PUMEZA MATSHIKIZA Soprano
İLKER ARCAYÜREK Tenor
Sihirli Flüt, Aşk İksiri, La Bohéme, La Traviata, Turandot, Rusalka, Mefistofele, Ölü Şehir, La Wally operalarından düetler ve aryalar…
Bu sene 25. yılını tamamlayan Tekfen Filarmoni Orkestrası, La Scala Tiyatrosu’ndan BBC Proms’a çıktığı her sahnede “herkesin kalbini çalan” (Financial Times) Güney Afrikalı lirik soprano Pumeza Matshikiza ve 2016 Hugo Wolf Akademisi Şan Yarışması birincisi tenor İlker Arcayürek ile kutlama tadında bir konserde buluşuyor.
Independent’ın “günümüzün en heyecan verici yeni operatik seslerinden” olarak nitelendirdiği Pumeza Matshikiza 2014’te Glasgow’da yapılan İngiliz Milletler Topluluğu Oyunları’nın açılışında seslendirdiği parçayla dünyanın dört bir yanında bir milyara yakın insanın birden gönlünde taht kurdu. Stuttgart Devlet Operası solist sanatçısı olan Pumeza geçtiğimiz sezonlarda Mimì (La Bohème), Micaёla (Carmen), Susanna (Figaro’nun Düğünü), Zerlina (Don Giovanni) ve Pamina (Sihirli Flüt) gibi rollerde sahneye çıktı. Pumeza, Decca Classics kayıt sanatçısı olarak 2014 ve 2016 yıllarında çıkardığı albümlerde opera repertuvarının vazgeçilmezlerinden Afrika ezgilerine kadar geniş bir yelpazede “özel sesinin özgün güzelliği”ni (Sunday Times) bir kez daha sergiledi. Rolando Villazón ile başarılı işbirliği de Helsinki’den Moskova’ya, Viyana Konzerthaus, Paris Champs-Élysées Tiyatrosu ve Münih Gasteig’i de kapsayan bir Avrupa turnesinin ardından çeşitli tekil konserlerle halen devam etmekte…
“Yeni nesil yükselen yıldızlar” arasında ilk 10’a seçilen ve Opera Now dergisi tarafından “altın” sesli olarak tanımlanan tenor İlker Arcayürek, BBC Radyo 3’ün 2017 yılı Yeni Nesil Sanatçıları arasında ilan edildi. Arcayürek 2015’te BBC Cardiff Şan Yarışması’nda finale kaldığında dikkatleri üzerine çekmişti; ardından Hugo Wolf Akademisi 2016 Uluslararası Lied Yarışması’nda kazandığı birincilik genç tenorun yükselişini belgeledi. Nürnberg Devlet Tiyatrosu sanatçısı olarak Rodolfo (La Bohème), Don Ottavio (Don Giovanni) gibi rollerde opera severlerin karşısına çıkarken aynı zamanda Madrid’deki Teatro Real, Verbier Festivali ve Salzburg Devlet Tiyatrosu’nda da Wagner, Mozart ve Mahmoud operaları seslendirdi. “Parlak, güçlü ve göz alıcı tenor” (Opernnetz) 2016/17 sezonunda ise opera temsillerinin yanı sıra geniş oratoryo ve konser parçaları repertuvarıyla Londra Wigmore Hall, Amsterdam Concertgebouw gibi merkezlerde de müzikseverlerle buluşuyor.
Günümüzün en iyi genç şefleri arasında yer alan Aziz Shokhakimov, ödül aldığı Gustav Mahler Uluslararası Şeflik Yarışması’nda dinleyicileri büyüleyerek dünya sahnelerine çıktığında 21 yaşındaydı. 2016 yılında ise son derece prestijli Salzburg Festivali Genç Şefler Ödülü’nün sahibi oldu. Halen Deutsche Oper am Rhein’ın şefliğini yürüten Shokhakimov, Londra Filarmoni’den Sinfonia Varsovia’ya ve DSO Berlin’e seçkin orkestraları yönetiyor.
Bünyesinde bir araya getirdiği farklı ülkelerden müzisyenlerle “3 Denizin Sesi” olan Tekfen Filarmoni Orkestrası sevilen opera aryalarından oluşan bir repertuvar ile bu konserde dünya sahnelerinin en parlak yıldızlarından üçünü ağırlıyor.
***
19.06.2017 Pazartesi, saat: 21:00
"Paganinsko"Janoska Ensemble,
Sakıp Sabancı Müzesi'nde sizlerle buluşmaya hazırlanıyor.
JANOSKA ENSEMBLE
Ondrej Janoska Keman
Roman Janoska Keman
Julius Darvas Kontrbas
Frantisek Janoska Piyano
“The Bat“Janoska Stili Uvertür Johann Strauss II / Boris Fomin (düz. F. Janoska)
Yarasa opereti Uvertürü
Those Were the Days
“Love's Sorrow”
Fritz Kreisler / Sergei Rachmaninoff (düz. F. Janoska)
Love’s Sorrow
“Musette pour Fritz”
František Janoska
Fritz için Muzet (Fritz Kreisler anısına)
“Thaïs Meditation”
Jules Massenet (düz. F. Janoska)
Thaïs operasından Meditasyon
“Carmen Fantasie”
Georges Bizet / Franz Waxman (düz.F. Janoska)
Carmen Fantezi
“Adios Nonino”
Astor Piazzolla (düz. F. Janoska)
Adiós Nonino”
“Melodie for Melody”
Roman Janoska
Melodie for Melody
“Rumba for Amadeus”
Wolfgang Amadeus Mozart / František Janoska (düz. F. Janoska)
Amadeus için Rumba
Piyano Konçertosu No. 20 Re minör, KV466: Allegro, Ana tema
“Tarantella vs. Niška Banja”
Pablo de Sarasate / Sırp Geleneksel (düz. F. Janoska)
Giriş ve Tarantella Op. 43 / Niška Banja
“Paganinoska”
Niccolò Paganini (düz. F. Janoska)
Caprice No. 24
Alışılmış yaylı çalgılar dörtlüsü kalıplarının dışına çıkarak kendi stilini ortaya koymayı başaran ender topluluklardan olan Janoska Ensemble, kendi besteleri ve cazdan klasiğe, poptan tangoya uzanan özgün düzenlemeleri ile hem geniş bir dinleyici kitlesine hitap ediyor hem de klasik müzik salonlarına yeni bir soluk getiriyor.
Enstrümanlarındaki virtüöziteleri ile uluslararası yarışmalarda ayrı ayrı birçok ödüle layık görülen topluluk üyelerini bir araya getiren sadece aile bağları değil, paylaştıkları yenilikçi ve yaratıcı müzik vizyonları. Topluluk, “Janoska Stili” olarak ün yapmış yorumu ve repertuvarı ile Carnegie Hall, Sydney Opera Evi, Londra Royal Albert Hall, Berlin Filarmoni ve Viyana Musikverein’ın konuğu olurken Bobby Mc Ferrin, B.B. King, Paco de Lucia ve Felicity Lott gibi isimlerle aynı sahneyi paylaştı. Hollywood Viyana’da ve Rojo Tango projelerinde yer alan Janoska Ensemble, Lalo Schifrin, David ve Randy Newman gibi bestecilerin beğenisini kazandı; Salzburg Festivali, Düsseldorf Tonhalle ve Viyana Devlet Operası’nda dinleyicilerle buluştu.
Kendi bestelerinin yanı sıra klasik müzik repertuvarının tanınmış eserlerini Janoska stili ile yorumladığı bir programla dinleyicilerin karşısına çıkacak olan dörtlü, her kesimden müzikseveri bu konsere davet ediyor. Tarihi fıstık ağaçları ile çevrili Fıstıklı Teras’ta eşsiz Boğaz manzarasına karşı bu özgün müziğin tadına varacağınız bir konser sizleri bekliyor.
****
20.06.2017 Salı, saat: 21:00
Opus 2 Circa Ensemble & Debussy Quartet
Şostakoviç’in müziği ile sirki birleştiren benzersiz bir gösterisi, 20 Haziran'da Zorlu PSM Drama Sahnesi'nde…
YARON LIFSCHITZ yönetiminde
CIRCA ENSEMBLE
DEBUSSY QUARTET
Christophe Collette Keman
Marc Vieillefon Keman
Vincent Deprecq Viyola
Cédric Conchon Viyolonsel
Dmitri Shostakovich
Eleji
Yaylı Çalgılar Dörtlüsü No. 11 Fa minör, op. 122
Yaylı Çalgılar Dörtlüsü No. 8 Do minör, op. 110
Yaylı Çalgılar Dörtlüsü No. 5 Si bemol Majör, op. 92
*Arasız 80’ sürer.
“Opus: Sirk ve mu¨zikten oluşmuş bir düş dünyası” Les Echos
“Seyretmesi hayret uyandırıcı: Zarif, gösterişli. Etkili.” The Telegraph
“Sirkin bale veya çağdaş dans kadar akıl ve yaratıcılık gerektiren bir form olup olmadığına dair herhangi bir kuşkunuz varsa, bu heyecan verici topluluk tarafından gideriliyor.” Edinburgh Reporter
“Şostakoviç’in bu eserlerini hiç bu kadar canı gönülden dinlememiştim.” New York Times
“Sirk sanatının başyapıtı olarak tanımlanabilecek bir gösteri varsa bunun, Circa tarafından sunulan Opus olduğunu teyit edebiliriz.” La Presse
Tek elinin üstünde amuda kalkan, trapezde sallanan, havada uçup taklalar atarken sahnenin bir ucundan diğer ucuna atlayan cambazların gösterileri kimin gözünü kamaştırmaz ki? Yalnız bu sefer alışılagelmiş sirk müziklerini unutun ve Şostakoviç’in dramatik, lirik ve ironik müziğinin doğrultusunda oluşturulmuş bu muhteşem koreografinin keyfine varın.
Sıradanlıktan kaçınarak kendi sesini yaratma tutkusuyla yola çıkan Debussy Quartet özgün icraları ve ödüllü kayıtlarıyla günümüzün en ilgi uyandıran topluluklarından. Uluslararası Evian Yaylı Çalgılar Dörtlüsü Yarışması’nın birincisi olan Fransız topluluk, Asya, Avrupa ve Kuzey Amerika genelinde konserler vermekte, yenilikçi performanslarıyla klasik müziğe yeni bir soluk getirmekte. Geniş diskografisini Le Monde de la Musique Choc Ödülü ile taçlandıran topluluk, bu projede sirk sanatına yeni bir pencereden bakan Circa ile bir araya geliyor. Yaron Lifschitz yönetimindeki Avustralyalı topluluk, dans, tiyatro ve sirk arasındaki sınırları kaldırdığı performanslarıyla toplam altı kıta ve 34 ülkede izleyicileri kendine hayran bıraktı.
Opus projesinin büyük bir başarıyla tamamlanan Amerika turnesinin ardından tekrar bir araya gelen Debussy Quartet ve Circa, geliştirdikleri Opus 2 ile yerçekimine meydan okumaya, müziğin bedenle dışa vurumuna devam ediyorlar. Gerek ideolojik gerekse biyografik mesajlarının yoğunluğu ile bilinen Şostakoviç’in yaylı çalgılar dörtlüleri, Debussy Quartet üyeleri tarafından kâh yalın ayak, kâh gözleri bağlı bir şekilde muhteşem bir akrobasinin ortasında seslendirilecek.
****
21.06.2017 Çarşamba, saat:20:00
VİYANA ODA ORKESTRASI
OLA RUDNER Şef
FAZIL SAY Piyano
Ola Rudner şefliğinde gerçekleşecek olan Viyana Oda Orkestrası & Fazıl Say konseri, 21 Haziran'da Lütfi Kırdar Auditorium'da sizlerle…
Ludwig van Beethoven
Coriolan Uvertürü
Wolfgang Amadeus Mozart
Piyano Konçertosu No. 12 La Majör, KV 414
Felix Mendelssohn
Senfoni No. 4 La Majör, op. 90 “İtalyan”
Ara dahil 90’ sürer.
Konsere Doğru
19.00-19.30
Barış için Müzik Orkestrası Konseri
Şef:Sascha Goetzel
“[WCO] fevkalade gösterişli ve incelikle dengelenmiş, samimiyet, şefkat ve keyif dolu bir icra” Gramophone Classical Music Guide
“[WCO] karşı konulamaz derecede nefes kesici bir yorum” Neues Volksblatt
“Viyana stilinin, bu muazzam orkestradan daha iyi bir örneği olamaz.” Bachtrack
“Ola Rudner’in mükemmelliğini ifade etmek için hiçbir övgü fazla kaçmaz” Gramophone Classical Music Guide
“Karizmatik Rudner yüksek motivasyona sahip müzisyenlerinin her birinin en üst düzeyde virtüözite ortaya koymasını sağladı… zeka dolu” Die Presse
“[Fazıl Say] bir dâhi” Le Figaro
“[Fazıl Say] 21. yüzyılın en önemli sanatçılarından biri” Culture Kiosque
45. İstanbul Müzik Festivali “Sıradışı” temasıyla yola çıktığı bu yılki serüvenini festivale yaraşır bir konserle noktalıyor. Yehudi Menuhin ve Sándor Végh gibi unutulmaz isimlerin konuk şefliği ve Carlo Zacchi’nin daimi şefliğinde oda orkestraları arasında erişilmez bir ton rengine ulaşan Viyana Oda Orkestrası ile geçtiğimiz günlerde prestijli Beethoven Ödülü’ne layık görülen olağanüstü piyanist Fazıl Say aynı sahnede buluşuyorlar.
1946’da kurulan Viyana Oda Orkestrası, Viyana’nın kültürel mirasına sahip çıkarken tüm kıtalara uzanan konser turneleri ile uluslararası pozisyonunu pekiştirmiş, dünyanın en iyi oda orkestraları arasında yerini almıştır. Vasily Petrenko, Adam Fischer, Neville Marriner gibi şeflerin yanı sıra Dietrich Fischer-Dieskau, Martha Argerich, Rudolf Buchbinder, Anna Netrebko, Hélène Grimaud ve Janine Jansen’in de aralarında bulunduğu yıldızlarla verdiği konserler orkestranın itibarını adeta belgelemektedir. Viyana Konzerthaus’da kendine ait konser serileri gerçekleştiren topluluk ayrıca Viyana Kammeroper’de düzenli olarak opera ve bale temsilleri gerçekleştirmekte. Topluluğu bu konserde görkemli kariyerinin yanı sıra Filarmonia Viyana’nın da kurucusu olan İsveçli şef Ola Rudner yönetecek.
Mozart’ın konçertolarını seslendirdiği albümü büyük yankı uyandıran Fazıl Say, 2015’te festivalde bestecinin tüm sonatlarını dört konserde seslendirdiği Mozart Maratonu ile festival tarihinin en unutulmaz konserlerine adını yazdırmıştı. “Mozart’ın müziği yüzyıllardır bize hep insanların özgün ve olumlu yanlarını hatırlatır” diyen Say’a göre Mozart’ın her bir eseri “insan sevgisinin, eşitliğin ve özgürlüğün zaferini anlatan dipdiri öyküler”dir. 21. yüzyılın en önemli sanatçılarından biri olarak görülen Fazıl Say’ın hem icracı hem de besteci olarak dolaysız ve heyecan verici anlatımı 25 yılı aşkın bir süredir tüm dünyada dinleyicileri ve eleştirmenleri derinden etkilemeye devam ediyor.
Sayfa düzeni: Tenise Yalçın evetbenim
Bilgi: Biletix/ http://www.biletix.com/etkinlik-grup/122730740/ISTANBUL/tr
